Türkiye’nin ev sahipliğinde Ankara’da 15-19 Aralık 2021 tarihleri arasında düzenlenecek FIVB Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası’nın basın toplantısı; Başkanımız Ali Y. Koç, Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ ve VakıfBank Spor Kulübü Başkanı Abdi Serdar Üstünsalih’in katılımıyla Burhan Felek Vestel Voleybol Salonu’nda gerçekleşti.
Organizasyona Voleyboldan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz Simla Türker Bayazıt ile Voleybol Şubemizin İdari Menajeri Abdullah Paşaoğlu ve Sportif Direktörü Dariusz Stanicki de katıldı.
Basın toplantısında Fenerbahçemiz ile VakıfBank ve Eczacıbaşı’nın; Katar, İsviçre, Filipinler, Japonya, Çin’de düzenlenen FIVB Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda elde ettikleri zaferlerin anlatıldığı kısa bir film de barkovizyon eşliğinde katılımcılarla paylaşılırken; Türkiye’nin şampiyonaya ev sahipliği yapacak olmasına ilişkin hazırlanan yeni reklam filmi de izlendi.
Başkanımız Ali Y. Koç: Dünyanın en iyi altı takımı içinde yer alan iki Türk takımından biri olmaktan dolayı büyük gurur duyuyoruz
Başkanımız Ali Y. Koç, “Sayın Başkan, Başkanımız Sevgili Abdi Bey, değerli basın mensupları, voleybolun paydaşları hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Az önce de ifade edildiği gibi ülkemiz çok büyük bir spor organizasyonuna ev sahipliği yapacak. Bu bağlamda çarşamba gecesi başlayacak turnuvanın arefesinde sizlerle beraberiz. Ben de birazcık voleybolun bugünü, dünü ve turnuvayla ilgili hissettiklerimizi paylaşmak istiyorum. Bu turnuvada dünyanın en iyi altı takımı mücadele edecek. Biz de bu altının içinde iki Türk takımından biri olmaktan dolayı büyük bir gurur duyuyoruz. Federasyonumuz da böyle bir turnuvayı Türkiye’ye ev sahipliği yapması için yaptığı başvuru neticesinde voleybol markamıza biraz daha katkı sağlayacak olmasından dolayı hem kulübüm hem de Türk voleybolu adına çok çok teşekkür ediyorum. Bildiğiniz üzere biz bu turnuvaya iki kere katılmıştık; birinde şampiyon olmuştuk. Tekrar katılıyor olmaktan dolayı hem de kendi seyircimiz önünde tekrar katılıyor olmaktan dolayı çok çok heyecanlıyız, Sarı Melekler büyük bir heyecan içinde. Sadece Sarı Melekler değil, aynı zamanda da Türk voleybol seyircisi, Ankara’daki seyircilerin ne kadar heyecan içinde bu turnuvayı beklediklerini biletlerin ne kadar hızlı tükendiğinden görebilirsiniz. Dolayısıyla turnuvaya ilgi çok büyük, inşallah onları desteğiyle de başkanın da dediği gibi kupa bir şekilde ülkemizde kalır.
Sayın Başkan güzel anlatıyor; Türkiye’nin kadın voleybolunda nerelere geldiğini. Burada VakıfBank’ı da kutlamak istiyorum, olağanüstü bir başarı. 9 uluslararası kupa almak, onların da başarılarının devamını diliyorum. Ama bunlar bir günden bir geceye, bir geceden ertesi güne gerçekleşmiyor. Bu başarı tabii ki bir günde oluşmadı. Çok uzun yıllar doğru bir planlama, doğru bir vizyon, istikrar, sabır… hepsini içinde barındırıyor. Bugünlere gelmemiz kesinlikle bir tesadüf neticesinde değildir. Tüm branşlar arasında genel resme baktığımız zaman Kadın A Milli Takımımızın tüm sporlar arasında açık ara en istikrarlı performansa ve neticelere sahip olduğunu hep beraber söyleyebiliriz. Düzenli olarak son 3 Olimpiyata katıldık. Bunu yaparak çıtayı, seviyeyi ne kadar yukarı taşıdığımızı görebiliyoruz. Milletler Ligi, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları, Avrupa Şampiyonası’nda bu yaz kızlarımız üst üste mücadele etti. İnanılmaz yoğun bir takvim, aylarca evlerine gitmeden ülkemizi temsil ettiler ve bizleri gururlandırdılar. Ne kadar büyük bir voleybol ülkesi olduğumuzu neticeleriyle, başarılarıyla gösterdiler. Beş ay içinde nefes almadan, aralıksız turnuvalara katıldılar: Milletler Ligi’nde üçüncü, Olimpiyatlarda beşinci, Avrupa Şampiyonası’nda üçüncü olduk. Halkımızın göğsünü kabartan, Türk kadınının neler başarabileceğini tüm dünyaya en iyi şekilde kanıtlayan böyle bir milli takımın ve bununla beraber dünyanın en iyi liglerinden birine sahip olmamızı sağlayan Sayın Federasyon Başkanımız Mehmet Akif Üstündağ’a ve Yönetim Kurulu Üyelerinin hepsine tek tek teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum, şükranlarımı sunmak istiyorum.
Dünya sıralamasında 12.sıradan sekiz basamak yükselerek 4.sıraya geldik. Yani Amerika’nın, Brezilya’nın ve Çin’in ardından dünya kadın voleybolunda en iyi dördüncü ülke Türkiye oldu. Şimdi sık sık konuşmalarımda değinirim; spor branşlarında federasyonların icraatları, faaliyetleri, vizyonu bir spor branşının başarıya ulaşması için, uluslararası başarılı bir şekilde istikrar sağlaması için olmazsa olmazdır. Dolayısıyla her konuşmamda voleybol federasyonumuzu, diğer federasyonlara örnek gösteririm. Federasyonlar ne için vardır? Kulüplerin ihtiyaçlarını karşılamak, onların hayatlarını kolaylaştırmak, branşa yatırımları artırmak, marka değerini yükseltmek, uluslararası başarıları istikrarlı bir şekilde sağlamak, tesisleşmek, yatırım aktarmak bununla beraber de gelecek nesilleri yaratmak. İşte bu federasyonumuz sessiz sedasız, gösterişsiz, iyi bir vizyonu çok iyi bir şekilde uygulayarak istikrarlı ve sabırlı bir şekilde sonuçlara ulaşmıştır. Bence federasyonumuzun başarısı Türkiye’deki tüm federasyonlara da örnek olmalıdır. Dolayısıyla sizleri şahsım, kulübüm ve ülkemiz adına canıgönülden tebrik ediyorum, teşekkür etmek istiyorum. Burada mütevazı olmadan da bir konuya değinmek istiyorum: Bu yolculukta Fenerbahçe Spor Kulübü’nün rolüne de değinmeden geçemeyeceğim. Fenerbahçe Spor Kulübü, 2006-2011 yılları arasında büyük yatırımlar yaparak müthiş bir atılım sağladı. Uluslararası arenalarda isminden bahsettirdi. Avrupa’nın en iddialı, en çetin rakiplerinden biri haline geldi ve bu yatırımlar sonucunda uluslararasında marka değerimiz arttı, bunlar da kupalarla taçlandırıldı. Biliyorsunuz o dönemde Acıbadem Grubu, Fenerbahçe’ye önce sponsor oldu, sonra da Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kadın voleybol şubesinin yönetimini de ele aldı. Ve bu dönemde o bahsettiğim başarılar arka arkaya gelmeye başladı, ondan sonraki dönemde de Fenerbahçe Spor Kulübü, elinden geldiği kadar bu vizyonu, bu inancı sürdürerek bugünlere geldi ve bugün hala Avrupa’nın en önemli takımlarından birinin olması o gün ekilen tohumların sonucundadır. Çünkü bizler de bu başarıları aldıkça diğer kulüpler de yatırımlarını artırdılar. Bizler bu başarıyı aldıkça örnek olduk, bu spora karşı olan ilginin artmasına vesile olduk ve sonrasında VakıfBank, Eczacıbaşı, Galatasaray Spor Kulübü ve diğer kulüplerimiz ve genelinde de Türk halkının bu branşa bakış açısı değişti. Burada VakıfBank’ı da özellikle kutlamak istiyorum. Aramızda bulunmayan Eczacıbaşı’nı da kutlamak istiyorum, çünkü onlar bizim başlattığımız bu yolculukta çıtayı daha da yükseklere taşıdılar. İnşallah da bu şekilde devam edeceğiz. Dolayısıyla sadece Fenerbahçe Spor Kulübü adına değil Türk voleybolun adına Sayın Mehmet Ali Aydınlar’a ve Acıbadem Grubu’na çok çok teşekkür ederiz. Şimdi federasyonumuz başka bir yolculuğa çıktı. Başkanımızın önderliğinde tıpkı kadın voleybolunda yaşanan yükselişi A Milli Voleybol Takımımızda da sergilemek, yaşatmak için yoğun çalıştıklarını biliyoruz. Bunun neticelerinden bir tanesinde de bildiğiniz gibi 2024 yılında Paris Olimpiyatları için eleme oynama hakkını elde ederek spor tarihimizde bir ilki gerçekleştirdik. Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok, inanıyorum ki kadın voleybolunda sağladığımız bu başarıyı aynı şekilde zaman için erkek voleybolunda da sağlayacağız. Dolayısıyla Sayın Başkan, Sayın Yönetim Kurulu ve emeği geçen herkesi canıgönülden kutluyorum. İyi ki varsınız diyorum. İnşallah sizler yaptığınız bütün çalışmalar, elde ettiğiniz bütün başarılar ve daha da önemlisi duruşunuzla başka diğer federasyonlarımıza da ilham kaynağı olursunuz. Turnuvaya dönecek olursak Fenerbahçe Spor Kulübü olarak Fenerbahçe Opet Kadın voleybol Takımımıza bu sezon önemli transferler yaptık. Özellikle gençleşme adına genç, dinamik, gelecek vadeden yeni oyuncularımızla birlikte tecrübeli, kaliteli oyuncularımızla harmanlayarak çok kuvvetli bir ekip oluşturduğumuza inanıyorum. Ligde de bugüne kadar oynanan maçlar sonucunda ilk yarıyı lider tamamladık. Çarşamba günü başlayacak turnuvada hedefimiz gruptan çıkmak ve inşallah 19 Aralık’taki son maçı oynamak. Sayın Başkan Abdi Bey’in de dediği gibi inşallah omuz omuza, el ele iki Türk takımı bu finalde yer alırlar. Ama en önemlisi kupanın Türkiye’de kalması. İnşallah iki takım vereceğimiz mücadeleyle bu hedefe katkı sağlayabiliriz. Fenerbahçe olarak 2010 yılında Katar’ın başkenti Doha’da altın madalyayı ülkemize getirdik. 2012 yılında tekrar turnuvaya katıldık. Burada üçüncülük elde etmiştik. Az önce de ifade edildiği gibi bu turnuva 1991’den beri düzenleniyor ve bu turnuvada Türk takımları 6 şampiyonluk, 2 ikincilik, 4 üçüncülük alarak Türk voleybolunun nerelere geldiğinin bir diğer göstergesi olarak bunları başardık. İnşallah turnuva boyunca federasyonumuzu gururlandırırız. Bu turnuvaya büyük teveccüh gösteren tüm seyircileri, taraftarları heyecanlandırarak, kaliteli maçlar izleterek, galibiyetler hediye ederek mutlu ederiz. Kalitemizi ve Türk voleybolunun geldiği noktayı en iyi şekilde tüm dünyaya gösteririz. Federasyonumuzun ve emek veren herkesin bu turnuvanın organizasyonunun altından en iyi şekilde kalkacağından hiçbir şüphemiz yok. Ülkemizde bu gibi prestijli turnuvaların gelecekte daha çok ve sık şekilde düzenlenmesinde kapıyı açacağını temenni ediyoruz. Sayın Başkan, bir kez daha Fenerbahçe Spor Kulübü’nü turnuvaya dahil ettiğiniz için size ve ekibinize teşekkür ediyorum, turnuvanın ülkemiz için hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. VakıfBank’a ve Fenerbahçe’ye şans, diliyorum. Yolumuz açık, şansımız bol olsun, kupa da Türkiye’de kalsın. Sağ olun var olun, herkese iyi haftalar diliyorum. Özellikle Türk kadın voleyboluna çok güzel bir hafta diliyorum.” şeklinde konuştu.
Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ: Milli takımların oluşmasında en büyük pay sahibi, en büyük paydaş kulüplerimizdir
Basın toplantısında konuşan Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, “Kıymetli başkanların, değerli basın mensupları, yönetim kurulu üyesi arkadaşlarım hepiniz bu tarihi güne hoş geldiniz. Türk voleybolunun dünden bugüne nerelere geldiğini, Türk voleybolunun neler yaptığını hep birlikte izliyoruz, görüyoruz, emek veriyoruz ve içinde yaşıyoruz. Bugün Türkiye bir ilki daha gerçekleştiriyor. 32.’si yapılacak Dünya Kulüpler Şampiyonası’nın Türkiye’de ilk defa yapılması ve en iyi organizasyonları yapan bir ülke olduğumuzun bir kez daha ispatlama fırsatını elde ettik. Bunu en iyi şekilde temsil edeceğimizi ve bunu en iyi şekilde paydaşlarımızla birlikte, kulüplerimizle birlikte bunu hayata geçireceğimizin başlangıcının basın lansmanının günü bugün. Bugün, Türk voleybolu son Olimpiyatlarda takım sporunda ülkemizi temsil eden tek branş olarak yer aldı. 2019 Avrupa Şampiyonası’na ev sahipliği yaptığımızda biliyorsunuz CEV’in ve FIVB’nin takdirini almış ve uzun yıllar voleybolun içinde olan Sayın Boricic ve Gracia’nın bize sözlü ve yazılı ifadeleri, ‘bu ülkenin yaptığı bu organizasyon bugüne kadar yaşadığımız en mükemmel, en iyi organizasyondu’ şeklindeydi. Bu, ülkem adına gurur verici bir şey. Bir şeyi belirtmek istiyorum. Biz, federasyonuz. Evet, federasyon kulüplerimiz için var, paydaşlarımız için var. Hep birlikte bu işi beraber yapıp marka değerimizi daha üst seviyelere getirip inanılmaz başarıların ve özlenen başarıları birlikte hayata geçirmek için bir yola çıktık. Bu, kısa sürede olmadı; uzun sürede yaşanan bir organizasyon çalışmasıydı. Bu, bütün paydaşların içinde yer alabileceği bir organizasyondur. Biz, sadece milli takım organizasyonlarında ve milli takım için bir çaba sarf etmiyoruz, çünkü milli takımların oluşmasında en büyük pay sahibi, en büyük paydaş kulüplerimizdir. Göreve geldiğimiz ilk günden bugüne kadar altını çizerek söylüyorum ki biz; paylaşmadan, samimi olmadan ve kulüplerimizle beraber olmadan ne altyapımızı geliştirebiliriz, ne üst yapımızı geliştirebiliriz, ne uluslararası alanda milli takımlarda ne de kulüplerde böyle bir başarı elde edebiliriz. Bu bizim politikamızın vazgeçilmezidir. Böyle bir sürecin yaşandığı ilk günde ben kulüp başkanlarımla birlikte istişare ettim ve ‘bazı zorluklar yaşayabiliriz ama bunun üstesinden beraber gelmeliyiz ama siz bizimle beraber olursanız biz kulüplerimiz için de ilki gerçekleştirelim’ dedim. Bir takımla katılacağımız Dünya Kulüpler Şampiyonası’na biz madem büyük ülkeyiz, dünyanın ve Avrupa’nın en iyi ligi bizde o zaman biz ev sahipliğinde iki takımla temsil etmek istiyoruz. Bu çalışma doğrultusunda da iki takımın temsili yönünde bir karar birliğine vardık ve dünyanın en iyi altı takımıyla Ankara Spor Salonu’nda bu organizasyonu gerçekleştireceğiz. Ben burada sizlerin huzurunda her iki kulüp başkanımıza da bir kez daha teşekkür ediyorum. Bizim hep birlikte omuz omuza çözemeyeceğimiz, başaramayacağımız hiçbir şey yok diyorum. Bu turnuvayı da yüzümüzün akıyla en iyi şekilde temsil edeceğiz. El ele, omuz omuza ülkemizi şu son günlerde yaşanan voleybol sevgisini kulüpler bazında da çok önemli noktalara getirmek için birlikte çaba sarf ediyoruz ve bunu da hayata geçireceğiz. Hayırlı uğurlu olsun. İnşallah 15-19 Aralık tarihleri arasında bu organizasyonda iki takımın da Türk sporu adına bir ilki yaşatmasını istiyoruz. Hep birlikte finale kadar takımlarımızı destekleyelim, çünkü takımlar bizim takımlarımız, ülkemizin takımları ve milli takımların böyle güzel başarılar elde etmesinde en büyük pay sahibi olan kulüplerimizi sizlerin nezdinde tekrar kutluyor, alkışlıyorum, başarılar diliyorum.” dedi.
VakıfBank Spor Kulübü Başkanı Abdi Serdar Üstünsalih: Kupa, Melis ve Eda’nın ellerinde yükselir diye umut ediyorum
Ardından söz alan VakıfBank Spor Kulübü Başkanı Abdi Serdar Üstünsalih ise “Federasyonumuzun ve Fenerbahçe Spor Kulübü’nün saygı değer başkanları, değerli basın mensupları, kıymetli katılımcılar hepinizi VakıfBank adına saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Dünya Kulüpler düzeyindeki bir turnuvanın ülkemizde düzenleniyor olmasının heyecanını yaşıyoruz. Ayrıca kıymetli rakibimiz Fenerbahçe Spor Kulübü’nün de bu kupada olmasından büyük mutluluk duyuyoruz. Hatta az önce de federasyon başkanımızın ifade ettiği gibi karşılaşmaktan da büyük mutluluk duyuyoruz. İki Türk takımının Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda şampiyonluk mücadelesi vermesi kadın voleybolunun geldiği noktayı çok açık ve seçik olarak gösteriyor. Başta federasyonumuz olmak üzere bu turnuvanın ve kadın voleybolunun yükselmesinde emeği geçen herkese, tüm paydaşlara bu vesileyle teşekkürlerimi sunuyorum. Bir başka mutluluk kaynağımız da bu turnuvanın Ankara’da düzenleniyor olmasıdır. Ankara, voleybola aşık bir şehir ve voleybolu çok seven bir şehir. Yıllardır Ankara her kategoride takımlarımıza ve nice zaferlere ev sahipliği yapmıştır. İnanıyorum ki bu sefer de en büyük gücümüz Başkent seyircisi olacaktır. Değerli katılımcılar VakıfBank olarak 1986 yılından bu yana Türk kadınının dünya çapında ses getiren başarılara yürümesini destekliyoruz, bu amaçla emek veriyoruz. Türk kadın voleyboluna ve voleybola, kesintisiz destek veriyoruz. Bunun elbette bir başarı öyküsü var. 3 Kulüpler Dünya Şampiyonu, 4 Avrupa Şampiyonu olmak üzere toplam 9 uluslararası şampiyonluk kazandık. Bu da bize ülkemizin en çok uluslararası kupa kazanan takımı unvanını getirdi. Bugün Türkiye’de 9 uluslararası kupaya sahip benim bildiğim tek takım VakıfBak Spor Kulübü. Kulüpler Dünya Şampiyonası’nı bir kez daha kazanarak ülkemize gurur kaynağı olmak istiyoruz. Türk kadınının dünyadaki gücünü bütün dünyaya göstermek istiyoruz. Bu yolda da bütün ekibimize güvenimiz tam. Şampiyonluk dışında başka bir düşüncemiz de yok. Fenerbahçe ile birlikte ülkemizi temsil etme sorumluluğunu da taşıyoruz. Sadece VakıfBank’ı değil kıymetli rakibimizi de desteklemek için Ankara’da olacağız. İnşallah finale kadar omuz omuza yürürüz. Bir hayalim var, o da şu; az önce federasyon başkanımız da ifade etti, o benim hayalim, inşallah kupa Türkiye’de kalır. Kupa, Melis ve Eda’nın ellerinde yükselir diye umut ediyorum. Böylelikle Türk kadın voleybolunun dünyanın zirvesinde olduğunu bütün spor dünyasına göstermiş oluruz. Katılımlarınız için teşekkürlerimi sunuyor, tüm katılımcılara başarılar diliyorum. Seyir zevki yüksek bir turnuva olması temennisiyle sizleri tekrar selamlıyorum.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ tarafından Başkanımız Ali Y. Koç ve VakıfBank Spor Kulübü Başkanı Abdi Serdar Üstünsalih’e plaket takdim edildi. Ardından her iki kulüp başkanı da imzalı formalarını hediye etti.
Organizasyon soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.
Uluslararası Voleybol Federasyonu (FIVB) tarafından 1991 yılından bu yana organize edilen Dünya Kulüpler Şampiyonası’na ilk kez ev sahipliği yapacak olan Türkiye, kadınlar kategorisinde 6 şampiyonluk, 2 ikincilik ve 4 üçüncülük elde etti.
Dev organizasyonda Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol Takımımız, A Grubu’nda İtalya’dan Prosecco Doc Imoco Conegliano ve Brezilya’dan Dentil Praia Clube ile; VakıfBank ise B Grubu’nda Kazakistan’dan Altay ve Brezilya’dan Minas Tenis Clube ile eşleşti.
Grup aşamasında oynanan karşılaşmaların ardından puan cetvelinde ilk iki sırayı alan takımlar, yarı finale yükselecek ve çapraz bir şekilde eşleşecek. (A1-B2, B1-A2)
Temsilcilerimizin maç programı ise şu şekilde:
TARİH SAAT GRUP MAÇ
15 Aralık Çarşamba 15.00 B Minas Tenis Clube – Altay
15 Aralık Çarşamba 18.30 A Prosecco Doc Imoco Conegliano – Fenerbahçe Opet
16 Aralık Perşembe 15.00 B VakıfBank – Altay
16 Aralık Perşembe 18.30 A Dentil Praia Clube – Fenerbahçe Opet
17 Aralık Cuma 15.00 A Prosecco Doc Imoco Conegliano – Dentil Praia Clube
17 Aralık Cuma 18.30 B Minas Tenis Clube – VakıfBank
18 Aralık Cumartesi 15.00 Yarı Final A1 – B2
18 Aralık Cumartesi 18.30 Yarı Final B1 – A2
19 Aralık Pazar 15.00 Üçüncülük A1-B2 Maçının Kaybedeni/ B1-A2 Maçının Kaybedeni
19 Aralık Pazar 18.30 Final A1-B2 Maçının Kazananı / B1-A2 Maçının Kazananı
Fotoğraflar: Burak Saltık
Basın Fotoğrafları