FUTBOL

Kalecimiz Altay Bayındır’dan açıklamalar

21 Ağustos 2020 Cuma 21:42

Fenerbahçe Serkan Acar Resort & Sports Topuk Yaylası Tesisleri'nde yeni sezon hazırlıklarını sürdüren Futbol A Takımımızın genç ve başarılı file bekçisi Altay Bayındır, Fenerbahçe TV’de yayınlanan ‘Günün Röportajı’ programının konuğu oldu.
 
Kamp süreci, takımdaki birliktelik, kişisel performansı ve hedeflerden bahseden Altay’ın açıklamaları şu şekilde:
 
FENERBAHÇE GİBİ BÜYÜK BİR CAMİANIN HER ZAMAN EN ÜST NOKTADA, EN ÜST DÜZEYDE OLMASI GEREKİYOR
 
Kampla ilgili genel bir değerlendirme yaparak sözlerine başlayan Altay Bayındır, “Çalışmalarımız da tesisimiz gibi gayet güzel. Yeni hocamızla yeni bir sinerji doğrultusunda çalışıyoruz. İnşallah bu çalışmalar neticesinde güzel bir sonuçla sezonu en iyi şekilde geçirip sezon sonunda özlemle beklediğimiz sonuçlara hep beraber ulaşırız. Çünkü şampiyonluğu herkes çok özledi. Fenerbahçe gibi büyük bir camianın her zaman en üst noktada, en üst düzeyde olması gerekiyor. Bu nedenle hepimizin bu dönemlerde elinden geldiğince fazlasıyla çalışıp iyi bir şekilde bu dönemleri atlatması gerekiyor. Güzel bir ortamdayız. Yeni transferlerimiz, ağabeylerimiz… Gerçi onlar pek yeni sayılmaz Caner ağabey, Gökhan ağabey yıllardır buranın içerisinde, buranın bünyesindeler. Onlarla birlikte güçlerimizi birleştirip diğer yeni gelen oyuncularla beraber takımı en iyi şekilde hem içten hem dışarıdan sağlıklı bir şekilde hazırlayıp, hocamızın da bizden isteklerini sahaya yansıtıp inşallah sağlıklı bir şekilde başlayacağımız sezonu sağlıklı bir şekilde de bitiririz diye temenni ediyorum.” dedi.
 
Geçmiş sezonlarda elde edilen kötü sonuçların gelecek sezon için takımı kamçıladığını belirten Altay, “Hırs geçen sezon başında da fazlasıyla vardı ama o fazlalığın daha da üzerine koyarak yeni bir sezona başlıyoruz. Geçen sezon gayet iyi başladı her şey fakat sezon ortasında yaşadığımız sakatlıklar ve bir sürü olumsuz etken, kulübümüze yapılan bir sürü şey vardı. Bunları burada konuşmak doğru olmaz fakat bunlar da bir gerçek. Bizim yapacağımız tek şey saha içinde, tüm saha dışı olaylarını kapatacak performansı uygulamak. Bunun için çok çalışmamız, hırsımızı hep en yüksekte tutmamız gerekiyor. Çünkü bizler Fenerbahçemizin oyuncularıyız. Bu bilinçte, bu doğrultuda hareket ederek saha içi, saha dışı davranışlarımızı, tutumumuzu her yerde yansıtmamız gerekiyor. Çalışmalarımız da gayet iyi gidiyor. Burada 2 tane hazırlık maçımız var. Onları da en iyi şekilde atlatıp The L,and of Legends turnuvasında da hazırlık maçlarımızı yapıp eksiklerimiz, hatalarımızı, artılarımızı görüp ona göre inşallah sağlıklı bir şekilde yeni sezona başlarız.” diye konuştu.
 
BAŞARININ EN ÖNEMLİ ANAHTARI BİRLİKTELİKTİR

Yeni teknik direktörümüz Erol Bulut’la ilgiliyse Altay, “Erol hoca müthiş bir insan. Hocalık bir kenara önemli olan insanlık açısından oyunculara karşı tutumu, saha içi ve saha dışı konuşmaları gayet olumlu yönde. Benim için bir takımın başarısında önemli olan birleşmek, birlikte hareket etmektir. Birlikte şakalaşmak, birlikte gülmek, birlikte eğlenmektir. Başarının en önemli anahtarı birlikteliktir. Hep beraber olmamız lazım. Sağ olsun Erol hocamız da bunun için elinden geleni yapıyor. Her türlü yardımı gösteriyor. Ağabeyliğini, hocalığını her zaman her yerde yapıyor. İnşallah sonu da iyi biter.” değerlendirmesini yaptı.
 
GELECEĞE SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE ODAKLANMAK GEREKİYOR Kİ BAŞARILI OLABİLELİM
 
Erol hocanın takımla yaptığı ilk toplantısında, ‘Ben değil, biz olarak sahada yer almanızı istiyorum’ ifadeleriyle ilgili ise Altay, “Kesinlikle. Zaten bahsettiğim şeyler. Bir takımın başarısı için en önemlisi birlikte hareket etmek. Biz saha dışında yemeklerde, sosyal hayatta ne kadar birlikte olursak saha içinde de ağabey-kardeş gibi herkes birbiri için mücadele eder. Ne olursa olsun asla bahanelere yer olmaz. Sahada oynayan biri hata yaptığında onun hatasına değil, onun daha çok başarısına, hatayı telafisine daha çok odaklanmam gerekiyor ki takımımızın başarısı ortaya çıksın. Futbol hatalar oyunudur. Sonuç itibarıyla bizler de insanız. Önemli olan hataları en aza indirgemek ve hata yapan oyuncuya her zaman destek olup arkasında olmak. Bir takım olmanın en büyük yolu budur. Biz de bu yolda şu an çok iyi ilerliyoruz. Yemeklerde her şey gözüküyor. Gayet neşeliyiz, gayet iyiyiz. Geçmişte ne olursa olsun bir kenara bırakıp geleceğe sağlıklı bir şekilde odaklanmak gerekiyor ki başarılı olabilelim. Biz de şu an böyle yapıyoruz. İnşallah başladığımız bu yolculuğun sonu başladığımız gibi sevinçlerle, mutluluklarla, güler yüzlerle biter.” diye konuştu.
 
EROL HOCA HER TÜRLÜ KONUDA, HER TÜRLÜ SIKINTIDA BİZE YARDIMCI OLUYOR
 
Erol hocanın takım içinde oluşturduğu atmosferle ilgiliyse Altay şunları söyledi: “Her türlü konuda, her türlü sıkıntıda bir ağabey gibi bize yardımcı oluyor. Sahada hoca-oyuncu ilişkisi, disiplin olmak zorunda. Bu disiplinimiz de saha içinde var zaten. Ama saha dışında gayet rahat bir şekilde her türlü sohbeti, muhabbeti yapabileceğin, genelde saha içi odaklı olmak kaydıyla karşılıklı fikir alışverişi yapabileceğin, her türlü ağabeyliği sergileyecek bir insan hocamız. Sağ olsun. İnşallah bu süreç devam eder ve sezon sonuna da güzel bir şekilde ulaşırız.”
 
FENERBAHÇEMİZ İÇİN SAHADA ELİMİZDEN NE GELİYORSA ONLARI YAPACAĞIZ
 
Altay Bayındır kendisiyle ilgiliyse, “Kendimi iyi hissediyorum. Buraya geçen sene ilk geldiğimde parmağımda bir sıkıntım vardı. Şimdi biraz dejavu oldum. Şu an kendimi gayet iyi, hazır hissediyorum. Zaten çalışmalarımıza devam ediyoruz. Fenerbahçemiz için sahada elimizden ne geliyorsa onları yapacağız. İnşallah bu çalışmalar neticede iyi olur. Bizim görevimiz çalışmak, saha içine odaklanmak, saha dışı şeylere çok takılı kalmamak. Önemli olan bu. Biz de bu doğrultuda çalışıp ilerleyeceğiz. İnşallah da sezon sonu iyi bir sonuçla karşılaşırız.” değerlendirmesi yaptı.
 
Geçen sezon başı transferinde parmağındaki sakatlıkla ilgili sorulan soruya ise Altay, “Benim için zor bir süreçti. Yeni geldiğimde takıma direkt dahil olamamak beni biraz mental olarak sıkıntıya sokmuştu. Sağ olsun ilk geldiğim günden itibaren herkes bana yardımcı olmuştu. Harun ağabey olsun, Oytun olsun, Abdullah vardı o zamanlar. Ağabey-kardeş gibi çok yardımcı oldular. Teşekkür ediyorum hepsine. Şu an sağlıklı olarak sahaya çıkmak çok önemli. Bana hissiyat olarak iyi hissettiren şey de bu zaten. Bu doğrultuda kendimizi ne kadar iyi hissediyorsak o kadar çok çalışma şansımız oluyor. Biz de profesyonelce yapmamız gerekenleri, vücudun estetik esnekliğini bozmadan her zaman çalışarak uygulayacağız.” cevabını verdi.
 
ÇOK GÜZEL BİR TESİSDEYİZ
 
Kampla ilgili çalışmaları ve Fenerbahçe Serkan Acar Resort & Sports Topuk Yaylası Tesislerimizle ilgili düşüncelerini de aktaran başarılı kaleci, “Biraz tempolu çalışıyoruz. Erol hocamız takımı saha içinde biraz yoruyor. Tabii biz ayrı çalıştığımız için bizim antrenmanlarımız daha farklı. Fakat kamp sürecinde yükleme antrenmanları olur. Bu gayet doğal, normaldir. Biz de iyi çalışıyoruz. Bunu sezona en iyi şekilde yansıtacağımızı düşünüyorum. Özellikle oyuncular çok fazla koşuyorlar. Onun dışında gayet eğlenceli zamanlar geçiriyoruz. Eğlenceli vakit yaşıyoruz. Soğuk bir ortam başarıyı getirmez. Her zaman birliktelik. Şakalaşmalar da tabii oluyor. Neşeli dakikalar yaşıyoruz. Ben bunun için çok mutluyum. Böyle bir ambiyans oluştuğu için çok mutluyum. Bunu uzun vadeye yayıp inşallah başladığımız bu yolun sonunu emin adımlarla getiririz. Zaten çok güzel bir tesisdeyiz. Mükemmel bir tesis. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Futbol köyü gibi. Tamamen işine odaklanıyorsun. Odalarda boş vakitlerde yine işine bakabiliyorsun.” şeklinde konuştu.
 
HER OYUNCU, HER ÇALIŞAN, HER PERSONEL TEK BİR AMAÇ DOĞRULTUSUNDA HAREKET EDİYOR; O DA FENERBAHÇEMİZİN BAŞARISIDIR
 
Geçtiğimiz gün yeni transferimiz Mert Hakan Yandaş için düzenlenen sürpriz doğum gününü kutlamasındaki birliktelikle ilgili de konuşan Altay Bayındır, “Önemli olan da bu zaten. Orada hocamızın da söylediği bir şey var. Pastayı verirken meyveli tarafından veriyor kamptayız diye. ‘Meyve yedireyim.’ diyor. Bunlar çok güzel şeyler. İş disiplininden kopmadıkça çok önemli şeyler. Ben de bu ortamdan şahsım adına çok mutluyum. İnşallah bu güzel ortamı ileriki zamanlara yayarak, bu birlikteliğimizi her geçen gün arttırarak, yeni gelen arkadaşlarımızı içimize daha samimi alarak… Sonuçta buradaki her oyuncu, her çalışan, her personel tek bir amaç doğrultusunda hareket ediyor; o da Fenerbahçemizin başarısıdır. Şu anda herkesin ihtiyacı olan tek şey de Fenerbahçemizin bu sezon şampiyon olmasıdır. Bunun için herkes ne gerekiyorsa elinden geleni yapacaktır. Biz de üstümüze düşen neyse onu yapmaya her zaman hazırız.” dedi.
 
KİM İZLEYİP HOŞUNA GİTTİYSE, GÜLDÜYSE NE MUTLU BİZE
 
Geçtiğimiz gün YouTube Katıl’da yayınlanan videosuyla ilgili görüşlerini de belirten başarılı kaleci, “Biraz hızlı bir yakalanma anı oldu bizim için. Bunlar bence güzel görüntüler. Neşeli şeyler. Neşemizi hem içeride hem dışarıda birlikte olarak iyi bir seviyede tutmamız gerekiyor. Kim izleyip hoşuna gittiyse, güldüyse ne mutlu bize. Saha içindeki konsantrasyonumuz, iş disiplinimiz bambaşka. Saha dışında da böyle şeyler arkadaşlık ilişkisi açısından yüksek seviyeye çekici şeyler. Neticede bunlar güzel şeyler.” ifadelerini kullandı.
 
Geçen sezona pandemi nedeniyle ara verildiği dönemde sezonun kalan bölümünün hazırlıklarını sürdürdüğü  Riva’daki kampta yaşanan komik bir anısını ise Altay Bayındır şu sözlerle paylaştı: “Riva’da akşam saatleri. Orada konaklama yapan herkes bilir, çok fazla sivrisinek oluyor. Dolayısıyla ben de Fuat ağabeyi aradım. ‘Sivrisinekler var, uyuyamıyorum. Önceki gece de uykumdan uyandım. Dolayısıyla ağabey bana sinek ilacı gerekiyor.’ dedim. O da sağ olsun getirdi. Akşam yatmadan önce alarmın oraya 2 tane bayağı büyük sivrisinek konmuş. Ben de zarar vermemeye çalışıyorum, yakalayıp dışarı atıyorum. Öldürmeyi, vurmayı falan sevmem. Sinek ilacını oraya sıkayım hafiften dedim. İlaç alarmın oraya geldi. Doğal olarak. Dolayısıyla alarmlar çalmaya başladı. Küçük bir atraksiyon yaşadık. Ama sinekler de temizlenmiş oldu. Güzel, komik bir anıydı. Yanımda da Oytun vardı.”
 
Kamp dönemlerinde takım içerisindeki aktivitelerin samimiyet ve arkadaşlık ortamına yaptığı katkıdan da bahseden Altay,” “İstirahat ettiğimiz dönemde ayaklarımızı uzatıp ikinci antrenmanı beklerken tabii 1 saatlik uykunun ardından oyun oynuyoruz. Çünkü burada zaman bu şekilde daha güzel bir hal alıyor. Daha keyifli oluyor, hem de aradaki samimiyeti ve arkadaşlık ilişkisini artırıyor. O da bizi birleştiren bir etken. FIFA’nın başına oturduğunda kalkması güç oluyor.” dedi.
 
Altay Bayındır, kısa süren tatil dönemini ise “Sizin de ifade ettiğiniz gibi bu sene çok fazla tatil yapamadık ama işimizi severek yapıyoruz. Bu nedenle çok fazla tatil ihtiyacı duyan insanlar da değiliz. Burası bile şu anda tatil gibi. Antrenman yapıyoruz, yemek yiyoruz, birlikteyiz, sohbet ediyoruz ve açıkçası burası da bir tatil gibi. Ben çok fazla tatil yapamadım, herkes gibi tabii ki. Ayrıca birkaç tane de düğün vardı. Arkadaşlarımın düğününe gittim. Oraya gidince de tatilden de bir miktar kısmış olduk. Onun dışında ailemle, arkadaşlarımla zaman geçirdim. Nitekim ailemizi de çok fazla göremiyoruz, çünkü onlar Bursa’da. Bir yeğenim var; annem onlarla kalmak durumunda. Ama sağ olsunlar boş vakitlerinde geliyorlar yanıma. Ben o sıcak aile ortamını çok seviyorum. Nitekim izin zamanlarımı, tatil dönemlerimi daha ailemle birlikte sessiz, sakin geçirme taraftarı bir insanım. Genel olarak da sessizlik hoşuma gidiyor. Biraz da benim kafa yaşlı galiba (gülüyor).” şeklinde özetledi.

NOSTALJİK ŞEYLERİ SEVERİM
 
Genç eldiven, özellikle eski arabalara karşı olan ilgisiniyse şu şekilde ifade etti:
 
“Bir tane kırmızı vosvos arabam var, onunla da ağabeyim ilgileniyor. O araçlarla haşır neşir olmayı çok seviyor. Onu ciddi anlamda topladı, güzel bir görüntüsü oldu.  Ben de çok seviyorum. Nostaljik, eski şeyler benim hoşuma gidiyor. Benim için eskiler her zaman daha değerlidir, gözüme öyle geliyor. Eski zamanlar, eski dönemler, eski araçlar vs. daha nostaljik ve ilgi çekici. Onun dışında da resim yapıyorum, kitap okuyorum. Beni sürükleyen her türlü bilim kurgu olsun, kişisel gelişim olsun seviyorum. Şu anda ‘Başlangıç’ diye bir kitap okuyorum. Gayet güzel bir kitap, roman tarzında. Güzel hikayeler var içerisinde.”
 
Müzik tarzına ilişkin de kısa bir değerlendirmede bulunan Altay, “Ben şu müziği dinliyorum tarzı değil de kulağa hoş gelen, benim ruhumu dinlendirecek şeyleri seviyorum. Yani çok fazla hareketli tabiri caizse ‘dıptıs dıptıs’ müzikler çok hoşuma gitmez. Daha çok sözsüz yani melodi tarzında olan müzikleri dinlerim, klasik müzik gibi. Vücudu rahatlatabilecek müzikler, daha çok sağlıklı düşüncelere itebilecek müzikleri tercih ediyorum, çünkü stresli bir iş yapıyoruz. Bu stresi de en sağlıklı şekilde ruhumuzu dinlendirerek atmamız gerekiyor. Malum özellikle de bizim ülkemizde futbolu bilmeyen insan yok. Herkesin kendince bir eleştirisi, bir yorumu oluyor. Hatta şöyle de bir anımı paylaşmak istiyorum; bir ara AVM’ye gitmiştim. Yürürken dükkandan bir ağabeyimiz çıktı ve bana, ‘Altay, geride çok pas yapıyorsunuz’ dedi. Ben şaşırdım açıkçası. Ben de, ‘Tamam ağabey. Kulübe gidince ben konuşayım’ dedim. Baktığınızda herkes fikir sahibi. ‘Neden oluyor? Niye oluyor? Nasıl oluyor?’ değil de herkes kendince fikir üretiyor.” şeklinde konuştu.
 
Gelen eleştiriler konusunda da bir parantez açan Altay Bayındır, “Yorum yapıyor olmak güzel tabii ki ancak dozajını iyi ayarlamak lazım. Sonuç itibariyle sen bilmediğin bir iş hakkında fazlasıyla yorum yaparsan sağlıklı bir durum değil. Bizim işimiz ne yazık ki öyle. Herkesin yorumu ‘sağlıklı’ diye düşünülerek yapılan yorumlar. Fakat biz kendi gelişimimiz için saha içerisinde hocalarımızla birlikteyiz. Zaten hocalarımız yıllardır bu işin içinde ve karşılıklı ne yapmamız, nasıl yapmamız gerektiğini konuşarak çalışmamızı sürdürüyoruz, sahada da bu doğrultuda çalışmalarımız devam ediyor. Dışarıdaki eleştiriler tabii ki de önemli, sağlıklı olmayanlar dışındakiler çünkü futbolu gerçekten bilen ve yıllarını vermiş insanlar da var. Onlar için sözümüz meclisten dışarı” dedi.
 
FORMA SATIŞLARINDAKİ TALEP CAMİAMIZIN BÜYÜKLÜĞÜNÜ YİNE GÖSTERDİ
 
Başarılı file bekçimiz sözlerine taraftara verdiği şu mesajla son verdi:

“Ben şu ana kadar verilen destekten dolayı herkese tüm samimiyetimle teşekkür ediyorum. Bu destek zaten bu sene için değil ilelebet sürecektir. Çünkü Fenerbahçeli olmanın duygusu, arzusu bambaşkadır. Nitekim bunu forma satışlarında da görmüş olduk, satışa çıkar çıkmaz ciddi bir talep oldu. Ne kadar büyük bir camiamız var. Bu, gerçek anlamda çok sevindiriyor. İnşallah bu desteği biz de sahada elimizden geldiğince sağlıklı bir şekilde, terimizin son damlasına kadar savaşarak vereceğiz. Hep birlikte birlik ve beraberliğimizi artırarak iyi veya kötü her zaman destek olarak, her maçımızı final maçı niteliğinde düşünüp oynayarak mutlu sona hep birlikte ulaşırız. Çünkü buna sadece bizlerin değil herkesin ihtiyacı var. Biz de bu doğrultuda elimizden ne gelmesi gerekiyorsa yapacağız ve sonuç olarak da inşallah herkesi mutlu eden taraf olacağız.”
 
Fotoğraf: Semih Bahadır

Basın Fotoğrafları