Eski Başkanlarımızdan Emin Cankurtaran ve Mehmet Sabri Toprak Anıldı

22 Şubat 2018 Perşembe 00:00

Eski Başkanlarımızdan Emin Cankurtaran ve Mehmet Sabri Toprak, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda kabirleri başında anıldı. Fenerbahçeliler Derneği’nin (FeDer) Eylül 2017’de uygulamaya geçirdiği “Vefalı Taraftar” Projesi kapsamında organize ettiği ettiği anma törenine FeDer üyeleri ve sembol taraftarlarımızdan Paşalı Birol katıldı. Anma töreni, Emin Cankurtaran ve Mehmet Sabri Toprak'ın kabirleri başında kısa özgeçmişlerinin okunmasının ve Fenerbahçemiz için yaptıklarının anlatılmasının ardından okunan dualarla sona erdi. Mehmet Emin Cankurtaran Kimdir? 1 Temmuz 1930 da doğmuştur. Aslında birçok kişinin yakından tanıdığı bir isim olan değerli merhum Başkanımız; hayata sıfırdan başlayarak, işletmeler kurup, ülkemizin sayılı iş adamları arasına girmiş ve Sanayi Odası Başkanlığı yapmış bir efsanemizdir. Fenerbahçe Dalyan’da bir grup eski futbolcu, çayırda kendi aralarında maç yaparken, üzerinde temiz eşofmanları ve tenis çoraplarıyla bu grubun yanına gelerek; "Ben de top oynayabilir miyim?" der ve değerli Başkanımızın Fenerbahçelilerin arasına ilk girişi böyle olur. 3 Şubat 1964'te Genel Kurul Üyesi olduğu Kulübümüzün, Yönetim Kurulu'na ilk kez; 16 Mart 1969 kongresinde girmiştir. Genel sekreterlik ve 2. Başkanlık görevlerini üstlenen Emin Cankurtaran, 24 Şubat 1974 kongresinde başkan seçilmiştir. Başkanlığı sırasında birçok icraata imza atmıştır. Fenerbahçe’miz, Emin Cankurtaran'ın döneminde Yugoslav futbolcu Ostojiç'i almak için girişimde bulunmuştu. O dönemlerde ki yabancı futbolcu statüsüne göre; futbolcunun, ülkesinin milli takımında, hem de A kategorisinde oynaması gerekiyordu. Emin Cankurtaran, Yugoslav Futbol Federasyonu ile görüşüp, Ostojiç'in forma giyeceği bir milli maç organize etmelerini istedi. Maç organize edildi ve Romanya ile oynandı! Ancak, Türk Futbol Federasyonu bu maçın B takımlar kategorisinde olduğunu söyleyip, Ostojiç'in transferine izin vermedi. Cankurtaran bunun üzerine, Yugoslav Futbol Federasyonuna, on günlük süreden sonra yine Romanya ile bu defa A milli maç oynattırdı. Ve Ostojiç bu maçın 20 dakikasında sahada yer alıp, Fenerbahçe'mize transfer olabildi. 1975 yılında da o günlerin Galatasaray’ında oynayan genç yıldız Engin Verel'i, bir ay Milano'daki evinde misafir ettikten sonra Türkiye'ye getirtmiş ve bir gece yarısı rahmetli Dr. Semih Bayülken'in evinde Fenerbahçeli yapmıştır. Dönemin gelecek vadeden büyük futbolcusu Cemil Turan'ın transfer sürecinde de, ülkemizde yaşanmamış bir politika izleyerek, bu futbolcuyu Divan Oteli'nde son saniye de Galatasaray Başkanı ve İstanbulspor Başkanı arasında anlaşma yapılırken devreye girmiş ve transferi lehimize sonuçlandırmıştır. Ayrıca yıllardan beri Fenerbahçelilerin benimseyip, dilinden düşürmediği, sözleri Fecri Ebcioğlu’na ait YAŞA FENERBAHÇE marşının, 1974 yılında ki orijinal kaydını; Nesrin Sipahi, Fecri Ebcioğlu, Osman, Şükrü, Cemil, Ziya, Didi ve Yılmaz ile birlikte seslendirip, marşımıza can katmıştır. Tüm bunlarla birlikte Emin Cankurtaran, başkanlığı döneminde 1973 -74 ve 74 - 75 sezonlarında 2 kez şampiyonluk sevinci yaşamış, Fenerbahçe’mize sayısız değerler katıp, başkanlığı bırakırken de, o dönemin büyük meblağı olan 7,5 milyon lirayı kulübümüze hibe etmiştir. Bizlere bundan sonra düşen, bu değerli efsanelerimizin aziz hatıralarını yaşatmak ve örnek teşkil edebilecek; FENERBAHÇELİLİK kültürünü gelecek nesillere sağlıklı bir biçimde aktarabilmektir. Değerli Başkanımızın Eşsiz hatırası önünde saygı ile eğiliyor, ışıklar içinde uyumasını Allahtan diliyoruz. RUHU ŞAD OLSUN… Mehmet Sabri Toprak Kimdir? Bazı kaynaklarda (1878) yılında Turgutlu’da doğduğu yazıyor ise de aslen Bosna doğumlu olduğu bilinmektedir. İlköğretimini “Mukaddimat-ı Ulumi İptidai Mektebi”nde tamamladıktan sonra, Darüşşafaka’dan birinci derece de şahadetname ile mezun olmuştur. 1899 yılında Posta ve Telgraf Nezareti’ndeki memuriyetine başlamış, Posta ve Telgraf idaresi ile Telgraf Mekteb-i lisi’nde memurluk, idarecilik ve öğretmen olarak görev yapmıştır. Mebusan Meclisi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde milletvekilliği yapmış, İttihat ve Terakki Fırkası’nda ve Teceddüt Fırkası’nın özellikle kurulmasında görev almıştır. Fenerbahçe’miz de başkanlık yaparak, Yüce Atatürk’ün Kulübümüze yapmış olduğu ziyareti planlamıştır. İttihatçılık suçlamasıyla Malta’ya sürülmüş, Millî Mücadele döneminde Malta’dan dönmüş, Posta ve Telgraf Genel Müdürlüğü’nü yürütmüştür. 1923-1938 yılları arasında TBMM’de Saruhan milletvekili olarak yer almış, 1925-1927 yılları arasında Tarım Bakanlığı görevinde bulunmuştur. 19 Şubat 1938 tarihinde vefat etmiştir. Cumhuriyet Osmanlı’dan aldığı miras üzerine inşa edilmiştir. Hayatın her alanında düşünülebilecek olan bu miras, Osmanlı’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne, Osmanlı döneminde yetişmiş aydın, bürokrat, parlamenter bir grup tarafından taşınmıştır. Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde hem bürokrasi de hem de siyasette önemli görevler almış olan Mehmet Sabri Toprak Başkanımız, çok yönlü bir kişiliğe sahipti. Öncelikle Osmanlı döneminde modernleşme alanlarından biri olan posta ve telgraf alanlarındaki uygulamaları, hem yurt içindeki hem de yurt dışı eğitiminden elde eden, bu alanda yurt dışında gördüğü yenilikleri yurt içine aktaran bir bürokrattı. Mehmet Sabri Toprak, Darüşşafaka’nın posta-telgraf şubesinden mezun olmuş Balkan kökenli öğrencilerindendi. Mezun olduğu branşa uygun olarak Posta ve Telgraf idaresinin alt ve üst kademelerinde görev yapmış, Millî Mücadele’nin posta ve telgraf işlerini en üst sorumlu bürokrat olarak yürütmüştür. Bir İttihatçı olarak hem Mebusan Meclisi’nde hem de Fenerbahçe’mizin yönetiminde bulunmuştur. Posta ve Telgraf alanındaki gelişmeleri çeşitli defalar gittiği Avrupa’da görme imkânı bulmuş ve bunlardan bazılarını ülkemize getirmiştir. Ayrıca onun modernist tarafı tarım sektörüne de yansımış, Tarım Bakanlığı yaptığı dönemde hem Avrupa hem de Sovyet Rusya’da incelemeler yaparak bu konudaki bazı yenilikleri ülkemize kazandırmıştır. Fenerbahçe’miz, kuruluşunu gayri resmî olarak 1899 yılında gerçekleştirmiş, iki kez kapatılması nedeni ile faaliyetlerine yeniden 1907 yılında geçebilmişti. Mehmet Sabri Toprak, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nde yer alan bir siyasetçi olmanın getirdiği, Türk futbolunun kurulmasında ve gelişmesinde de emek sarf etmiş bir parlamenter olma özelliğini taşımaktadır. İttihat ve Terakki Fırkası kurucu ve yöneticilerinin çoğunun yurt dışında eğitim görmüş olmaları, Rumeli’den gelmeleri, Paris ve Londra’nın sosyal hayatından etkilenmiş olmalarından dolayı futbolun kitlesel etkisini iyi bilmektedirler. Bu sebeple Fırka futbol camiasında etkili olmaya başlamış ve Fırka’nın İstanbul kolu öncelikle başarılarıyla bilinen Fenerbahçe’miz ile ilgilenmiştir. Mehmet Sabri Bey, ilk kuruluş yıllarında Kulübümüzün başkanlığını yapmıştır. 1914 yılı sonlarında Dr. Hamit Rüştü Bey’in üç ay ısrarı üzerine Fenerbahçe başkanlığını alıp, düşman ganimeti olan Belkıs Kotrası ve birkaç futa ile bir araba dolusu spor malzemesini Fenerbahçe’mize sağlamıştır. Mehmet Sabri Bey, Kulübümüzü 1. Dünya Savaşı yıllarında ayakta tutmuştur. Özellikle İttihat ve Terakki Fırkası’nın kapanmasının ardından Fırka’nın bütün kütüphanesini Fenerbahçe’mize vermiştir. Yönetimimiz de görev almış Elkatipzade Mustafa Bey, Mehmet Sabri Bey’in son derece dürüst bir şahsiyet olduğunu ve Fenerbahçe için çok şey yaptığını her fırsatta ifade etmiştir. O dönemde İttihat ve Terakki Cemiyeti’yle böyle bir bağlantısından olacak ki daha sonra Fenerbahçe İttihat ve Terakki Fırkası’nın bir şubesi olmakla itham edilecektir. Mehmet Sabri Bey’in Fenerbahçe’mizle olan yakın ilişkisi Mütareke dönemi, Millî Mücadele dönemi ve Cumhuriyet döneminde de devam etmiştir. Gerek Tarım Bakanlığı süresince, gerekse de Fenerbahçe lokaline gelip, gittiğinde, Fenerbahçe’nin hizmetinde olduğunu, herhangi bir zorlukla karşılaşılırsa bunu çözmek için elinden geleni yapacağını her daim ifade etmiştir. Nitekim Fenerbahçe’mizin 1922-1923 yılı şampiyonluğunda Hamit Hüsnü Kayacan, Nasuhi Baydar ve Mehmet Sabri beylerin de futbolcu kadro ile beraber bir fotoğrafta yer aldığı görülmektedir. Mehmet Sabri Bey, 1915-1916 ve 1923-1924 yıllarında da kulübün başkanlığını yapmıştır. Beş yıl süren işgal döneminde Fenerbahçe’miz düşman takımlarıyla elli maç yapmış, bunlardan 41’ini kazanmış, dört beraberlik ve beş yenilgi almıştır. Kulübümüzün bu başarısı Sakarya Savaşı’nda da savaşan Türk askerleri üzerinde olumlu bir etki yaratmış, Kulüp; Kuşdili’ndeki lokalinin denize açılan bir dere ağzında olmasından dolayı Anadolu’ya erzak, silah ve cephane yollanan merkezlerden biri haline gelmiştir. Bu durum işgal güçleri tarafından fark edilmiş ve lokal basılarak kulüp kapatılmıştır. Mehmet Sabri Bey, Mustafa Kemal Atatürk’ün uzun yıllardan beri yakın dostluğunu kazanmış bir isimdir. Hatta akşam sofralarının vazgeçilmez isimlerinden birisidir. Mehmet Sabri Bey’in Kuşdili’ndeki Fenerbahçe Lokali’nden doğruca Mustafa Kemal Paşa’nın çalıştığı Dolmabahçe Sarayı’na gittiği çok olmuştur. Mehmet Sabri Bey ve Mustafa Kemal Paşa çok yakın arkadaştırlar. Bu sebepten dolayı Mustafa Kemal Paşa İstanbul’a gelişlerinde Mehmet Sabri Bey’in Moda’daki evinde kalmaktadır. Yıldırım Orduları Grubu Komutanı olarak Filistin Cephesi’ne giderken birkaç günlüğüne İstanbul’a uğrayan Mustafa Kemal Paşa, 3 Mayıs 1918 tarihinde Fenerbahçe’mizin Kuşdili Çayırı’nın yanındaki Kuşdili Lokali’ni ziyaret etmiştir. Mehmet Sabri Bey Yıldırım Orduları Komutanı Mustafa Kemal Paşa ile Kulübü ziyarete geleceklerini önceden bildirdiği için Fenerbahçeliler onları beklemekteydi. Önce yorgunluk kahvesi içilmiş, ardından da Dr. Hamit Hüsnü ve Elkatipzade Mustafa Beyler ile birlikte lokalin ikinci katında kupaların olduğu bölüm gezilmiştir. Kulüpte yaklaşık olarak iki saat kadar kalmış ve buradan Fenerbahçe’mizin yarış teknesine binerek, FENERBAHÇE’MİZE ebedi muvaffakiyetler dileyip deniz yoluyla ayrılmışlardır. Ve biz Fenerbahçelilere kalmış olan bu en büyük mirasın; Ata’mızın Kulübümüzü ziyaretinin sağlanmasında çok değerli ve üstün emeği olan Mehmet Sabri Toprak Başkanımızın aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz. NURLAR İÇİN DE YATSIN! RUHU ŞAD OLSUN…