Mersinde plajda futbol oynarken yeteneğinin farkına varıldı ve yetiştirilmesi için gereken tüm destek ailesi tarafından verildi. Yeteneği onu genç yaşında Fenerbahçemize kazandırdı. Şimdi A Takımda ağabeyleriyle birlikte olmanın haklı gururunu yaşıyor. Şimdilerde sahamızda resmen Kerim Zengin fırtınası esiyor. Artık onu daha yakından tanımanın zamanı geldi diye düşünerek, onunla doğduğu yer olan Mersini, kişiliği ve oyun tarzında örnek aldığı futbolcuyu, Kerimi Kerim yapan her şeyi konuştuk.
-Kendi mevkiimde olsaydım farklı bir performans çizebilirdim ama şu an bulunduğum yeri en iyi şekilde doldurmaya çalışıyorum.
-Sezon başında yeni bir hoca, yeni bir şans düşüncesiyle başladım. İyi bir performans göstererek hocanın bana şans vermesini bekledim. Bu şans da verildi. Kaptırmamaya çalışıyorum. Kaptırsam da performansım düşecek tedirginliğim olmaz.
-Tuncay ağabeyi, her yönüyle onu örnek alıyorum. İnsan olarak, oyun tarzıyla çok beğendiğim bir ağabeyim.
-Ölü sezonda bir kilo balık çıkarırım. Büyük balık tutarım. Keşfedilmemiş yerlere gitmeyi çok seviyorum. Sessiz, sakin olacak.
-Basını takip etmiyorum. İnternet sitesi kurmak da istemiyorum. Popülerliği sevmiyorum. İçine kapanık bir insan değilim aslında ama kalabalık olan her türlü ortam beni itiyor. Sevdiklerimle birlikte olmak bana yetiyor.
Kerim Zenginin Fenerbahçe Dergisi Ekim sayısında yayınlanan röportajı şöyle:
- Mersinlisin
Kardeşlerin var mı? Nasıl bir ortamda yetiştirildin? Mersinde doğdum. İki tane ablam var. Handan ve Özden. İkisi de evliler ve Eskişehirde yaşıyorlar. Annemin adı Selma. Babamın ki ise Hüseyin. Annem ev hanımı. Babam 20 yılı aşkın bir süre Suudi Arabistan Krallığının başkenti Riyadda aşçılık yaptı. 5 senede bir görüşme imkanı bulabiliyorduk. Şimdi ikisi de Mersindeler. Son derece mükemmel bir aile ortamında yetiştim. Ailenin en küçüğü ve tek erkek çocuğum ama hepimiz eşit koşullarda yetiştik. Güzel bir sevgi ortamında büyüdüm. Beşimiz de birbirimize çok bağlıyız. Takımda iki günlük izin olsun hemen onların yanına kaçarım zaten. Mersin zaten benim şehrim.
- Futbola yönelmen nasıl gerçekleşti?13 yaşımda Mersin İdmanyurdu altyapısında futbola başladım. Biraz geç bir yaş sayılır belki ama iki sene sonra Rivada milli takım tesislerinde çalışırken Fenerbahçeye transferim söz konusu oldu ve Fenerbahçe Altyapıya geldim.
- Daha öncesinde, Mersindeyken, Ben futbolcu olmalıyım nasıl dedin ya da kim yönlendirdi seni?Mersinde normal bir günde ailecek denize gitmiştik. İstanbuldan dayımlar gelmişti. Plajda futbol oynarken Bu çocukta yetenek var dedi ve beni İstanbula getirdi. Orta 3. sınıfı hem İstanbulda okudum, hem de bir futbol okulunda paralı olarak futbol oynadım. Bir sene sonra Mersine geri döndüm ve Mersin İdmanyurdu altyapısına girdim.
- Orada yeteneğini iyice geliştirme imkanı buldun herhalde
Başlar başlamaz iyi bir sezon geçirdim zaten ilk senemde. İkinci senem de ise A Takıma çıkma gibi bir durumum olmuştu. Sonra milli takım çalışmaları sırasında Tamer Hoca ve Özcan Hoca aracılığıyla Fenerbahçe PAFa geçtim.
- 15 yaşında İstanbula gelmişsin. Ne gibi farklılıklar oluştu hayatında? Ailenden uzak kalman
İstanbula adapte olman
3 sene boyunca Dereağzı Tesislerinde kaldım, çok iyi bir arkadaşlık ortamımız vardı. Tesis imkanları da zaten çok iyi olduğu için kayda değer bir zorluk çekmedim. Kısa sürede adapte oldum. Ailemden kopmaya gelince; ben zaten belli bir amaç için buraya geldim. Ailem de geleceğimi garanti altına almam için beni yüreklendirdi ve hep destek oldular sağ olsunlar. Artık tek başıma bu yolda ilerlemem gerektiğinin onlar da farkındaydı. Futbol, benim işim ve onlar da bana çok saygı duyuyorlar.
- Hep forvet mi oynadın?Evet, altyapıdan bu yana forvet oynadım. İlk Mersindeyken sonra kiralık gittiğimde de hep forvet oynadım. Daha sonra Fenerbahçede Daum döneminde sağ bek oynamaya başladım.
- Bu sezon da sağ bek oynuyorsun. Performansın nasıl sence?2 sene önce tanıştım sağ bekle. Zaman alabilir iyice adapte olmam. Zamanla performansım daha da iyi olacaktır. Şimdilik elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
- Forvet oynasaydım daha iyi olurdum diyor musun?Kendi mevkiimde olsaydım farklı bir performans çizebilirdim ama şu an bulunduğum yeri en iyi şekilde doldurmaya çalışıyorum.
- Daum döneminde eski takımına gönderildin sonraki sezon Fenerbahçe A Takıma geldin yine
O sezon forma şansı bulamamanı nasıl değerlendiriyorsun?Sonuçta iki sezon önce, 2 A Mersin İdmanyurdunda forma giyerek ben tam anlamıyla profesyonelliğe adım attım. Geçen sene de Daum hocamızla birlikte bir sezon geçirdik. Futbolcu için hiçbir zaman bir şeyin garantisi yoktur. Baktığım zaman, bu genç yaşımda Türkiyenin en iyi takımında, en iyi oyuncularla ve hocalarla birlikte çalışma fırsatını yakalamış olmak bile benim için çok çok önemli. Futbol sabır gerektiren bir iş. Ben de geçen sene sabredip kendimi bugünlere kadar getirdim.
- Bu sezon teknik direktör Zico, hazırlık kampından itibaren seni tutuyor. Bütün maçlarda görev de verdi? Birden ne değişti sence?Birden bir şey değişti diyemem. Ben çalışmalarıma devam ettim. Sezon başında yeni bir hoca, yeni bir şans düşüncesiyle başladım. İyi bir performans göstererek hocanın bana şans vermesini bekledim. Bu şans da verildi. Kaptırmamaya çalışıyorum. Kaptırsam da performansım düşecek tedirginliğim olmaz. Hocamız gerçekten çok sıcakkanlı. Bizleri tanımak için çok gayret sarf ediyor. Bizle sürekli iletişim halinde olması sonuçta bizim de onunla çok iyi anlaşmamızı sağlıyor. Bu çok büyük bir avantaj bizim için.
- Sahada olmak, Kerim Zengine neler kattı, bunu öğrenmek istiyorum
Çok büyük bir mutluluk! Yıldız isimler, tecrübeli oyuncular bana ve genç arkadaşlarıma oyun anlamında çok şey katıyor. Bunu kendimde de hissediyorum, gözlemliyorum da
İleride tecrübem arttıkça daha da iyi olacağımı hissediyorum.
- Favori oyuncun kim peki Fenerbahçede?Tuncay ağabey.
- Neden Tuncay?Her yönüyle onu örnek alıyorum. İnsan olarak, oyun tarzıyla çok beğendiğim bir ağabeyim.
- Kankaların?Kankam olarak değil de ağabey olarak; Tuncay ağabey, aramızdan ayrılan Mahmut ağabey, Olcan. Hep birlikteyiz onlarla.
- Takımdaki yabancı oyuncularla aran nasıl?Hiçbir problem yaşamıyorum. Saha içinde de, dışında da, idmanlar da çok iyi anlaşabiliyoruz.
- Alex ile sahada iyi bir uyum içerisindesiniz
Buna yönelik teknik çalışmalar yapılıyor mu?Özellikle bir çalışma halinde değiliz. Alex takımın eski yabancılarından
Onunla daha yakınız tabi ki. Bana saha içinde çok yardımcı oluyor. Sahaya çıkmadan önce de beni motive ediyor.
- Yurt dışında kim en beğendiğin futbolcu?Ronaldinho tabi ki.
- Lakabın da Ronaldinho galiba
Bundan beş sene evvel, Fenerbahçe Altyapıdayken hızlı oluşumdan dolayı Ronaldo derlerdi bana. İdmanyurdundayken daha sonra, forma renklerinin Barcelonaya benzemesinden ve saçlarımın uzun olmasından dolayı herhalde Ronaldinho dediler. Fenerbahçeye geri döndüğümde bu benzetme devam etti.
- Güçlü yönlerin neler saha içinde?Sabırlı bir insanım ama saha içinde haksızlığa tahammül edemiyorum.
- Hakemlere karşı tahammül sınırın nedir?Hakemlerle konuşmamaya dikkat ederim. Düdüğü çaldıktan sonra, konuşmak neye yarayacak ki!
- Askerliğin ne durumda?Ben tecilliyim. Spor Akademisine girme hakkım vardı Avrupa ikinciliğim olduğu için ama gitmedim. Zamanı geldiğinde asker olacağım tabi ki. Asker olmak benim için kutsal bir vazifedir. Her Türk vatandaşının da, uzun dönem, kısa dönem, bedelli, şartlar ne uygun görüyorsa, askerliğini yapması gerektiğini düşünüyorum.
- Fenerbahçe tribünleri Kerim milli takımlık oldun oğlum valla diye bağırıyorlar. Bunlar seni çok motive ediyordur. Duyuyor musun bu sesleri? Neler hissediyorsun?Tribün seslerini duymuyorum sahadayken ama taraftarın desteği, takım ağabeylerimin verdiği destek çok güzel bir his tabii ki. Futbolcuya iki kat daha iyi bir performans getiriyor gerçekten de.
- Hedeflerin ne peki? 5-6 yıl sonra Kerim Zengin nerde olmalı?Her futbolcu gibi benim de belli hedeflerim var. Ne Fenerbahçede oynuyorum, bitti gibi; ne de Fenerbahçe son hedefim gibi olmayacak. Öncelikli hedefim; Fenerbahçede ilerlemek, kendimi daha çok geliştirerek sahaya iyice monte olmak ve A Milli Takımda görev almak. Sonrasında da daha büyük hedeflerim olabilir, şimdi çok erken bunları düşünmek için.
- Saha dışında neler yapıyorsun?Saha dışında, akrabalarım var İstanbulda. İki dayım ve teyzem burada. Kuzenim var. Zaman buldukça onlarla birlikte olmaya çalışıyorum. Bazen de takımdaki ağabeylerimizle birlikte geziyoruz. İdmanlardan sonra genelde dinlenmeyi tercih ediyorum ama sinemaya gitmeyi severim. Çok fazla laf kalabalığının olduğu yerlere gitmeyi sevmem. Mersinde Aydıncık ilçesi var. Fırsat bulduğumda oraya gidiyorum. Kuzenim orda öğretmen. Onunla vakit geçiriyorum. Balık tutuyorum. Ölü sezonda bir kilo balık çıkarırım.
- Nasıl, kıyı balığı mı?Hayır, rat ile büyük balık tutarım. Keşfedilmemiş yerlere gitmeyi çok seviyorum. Sessiz, sakin olacak.
- Nereler yani?Mersinin her yanı güzeldir, oraya aşığım desem yalan olmaz.
- En sevdiğin yemek nedir?İçli köfte. Teyzem çok iyi yapar. Çok iyi kısır yaparım ben de.
- Hayvan besledin mi hiç küçükken?Kümes hayvanlarını beslemeyi severim. Onlar için ortam lazım. Ben de bunu Mersinde yaratmaya çalışıyorum. Kısmet olursa bir at çiftliğim de olsun isterim. O zaman Mersinde çok güzel yaşanır işte. Ağaçların arasında bir çiftlik evi. Önüne de bir havuz. Deniz de ayaklarının altında. Bundan iyisi can sağlığı!
- Yaylaya çıkıyor musun Mersinde?Evet, yazları Arslanköyüne gideriz. Çok güzel bir yer.
- Nasıl vakit geçiriyorsun yaylada?Tüfeği aldığımız gibi Toros Dağlarına atıyoruz kendimizi.
- Avlanıyorsun yani
Evet, bıldırcın, keklik
Tüfek tutkusu bizim kuzenlerde vardı. Onlardan öğrendim. Zaten yeni tüfek aldım. 7+1 otomatik. Ruhsatlıdır. Belirtiyim.
- Samandıra Tesislerinde kalıyorsun
Nasıl vakit geçiriyorsun odanda?Bilgisayarda oyun oynuyorum.
- Favori oyunun hangisi?Championship Manager!
- Takımın kimlerden kurulu?Solda Brindelli; kalede Buffon; stoperde Thuram; Meksis?; sağda Appiah; en sağda El Hagi Dioffe; Mariana Gonzales; Morton Gus Vedersen; Alexandre del Piero; Anatoli Todorov; Nijeryalı bir oyuncum daha var ama şimdi ismi aklıma gelmedi. Free transferde Volkan ağabeyi transfer ettim Fenerbahçeden
Kendimi de ettim tabii. (Gülüyor
)
- Dünya Kupasını seyrettin mi?Bu seneki Dünya Kupasından hiç keyif almadım ben. Milli takımımızın olmamasının yanı sıra; ben açıkçası eski Dünya Kupalarını arattığını düşünüyorum. Keyif almadığım için maçlarla da ilgilenmedim.
- Başından geçen en komik anın nedir?Fenerbahçe 14-16 yaş takımındayken; bir akşamüstü, hava da kapalıydı, Dereağzı Tesislerinden alışveriş yapmak için Migrosa gidiyorduk. Tesislerden tam çıkmak üzereyken; yolda bir martı gördüm. Yanına yaklaşmama rağmen kaçmadı. Sonra daha da yaklaştım. Bu kez uçmaya kalkıştı ama ben yinede yakaladım. O zaman kalıp kalmamam da net değildi tabi. Ne kadar iyi depar attığımı martıyı yakalayınca keşfetmiş olabilirler. (Gülüyor) Bir ağabeyimiz vardı PAFta. O balkon kısmında otururken görmüş. Oradan yayıldı bu hadise
Balıkçı bir kuş olduğu için zarar vermemek için sonrasında bıraktım tabi kuşu.
- Ne tür müzik dinliyorsun?Her türlü. Seçici değilim. Arabeskle aram iyi değil sadece. Hip-hoptan tutun Türk halk müziğine kadar dinlerim. Evrensel müziği severim. Genelde Neşet Ertaşı dinlerim.
- Bağlama çalıyor musun?Çok isterdim ama maalesef. Kamerayı koyuyorum önüme. Neşet Baba çalıyor. Ben de çalıyormuş gibi yapıyorum. Böyle avutuyorum kendimi işte! Görüntülerim var böyle ama hayatta vermem!
- Hangi türküsünü seviyorsun en çok?Neşet Ertaştan, Zülüf dökülmüş yüzeyi severim
- Basını takip ediyor musun? Kendinle ilgili yazıları en azından
Hiç takip etmiyorum. Bana olumlu/olumsuz haberler geliyor ama ben ilgilenmiyorum açıkçası. Benim bir işim var; bu da futbol. Gerisi çok ilgilendirmiyor beni. İnternet sitesi kurmak da istemiyorum. Popülerliği sevmiyorum. İçine kapanık bir insan değilim aslında ama dediğim gibi kalabalık olan her türlü ortam beni itiyor. Sevdiklerimle birlikte olayım; bu bana yetiyor.
- İleride evliliğe sıcak bakıyorsun o zaman
Şu an herhangi bir gönül ilişkim yok. İleride tabi ki olur ama şimdilik ön planda sadece işim var. Zaten belli bir yatırımım yok. Kendimi garanti altına almadan bu konulara geçmek bana mantıksız geliyor.
- 100. yıl! Sence bu sezon nasıl biter?İşin içinde her hedef var. Türkiye Kupası, Avrupada iyi bir başarı, Türkiye Ligi şampiyonluğunu yaşamak istiyoruz. Taraftarımızın, bizi seven herkesin yüzünü güldürmek istiyoruz. (Röportaj: Şafak Taş-Fotoğraflar: Tolga Ovalı)