FUTBOL

BİR VOLKAN’DIR FENERBAHÇE

14 Temmuz 2021 Çarşamba 13:41

Başkanımız Ali Y. Koç ile Yardımcı Antrenörümüz Volkan Demirel, Ülker Stadyumu Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi 1907 Tribünü'nde bir basın toplantısı düzenledi.

Volkan Demirel’in ayrılığının duyurulduğu toplantıda Başkanımız Ali Y. Koç, “Bir Volkan’dır Fenerbahçe. Fenerbahçe taraftarının gönülden, kalben sahiplendiği Fenerbahçe’de efsaneleşmiş, hep çubukluyla özdeşleşmiş, bütünleşmiş, Fenerbahçe formasının hakkını her zaman fazlasıyla vermiş, duruşuyla ve Fenerbahçe değerlerini sahiplenmesiyle Volkan, Fenerbahçe tarihinin efsane kalecilerinden bir tanesi belki de en önemlisi olarak bana göre en önemlisi, tarihe geçmiştir” dedi.

Volkan Demirel de “Başkanım ayrılıklar hakikaten zordur ama dediğiniz gibi benim için şu anda ayrılık değil sadece bir ara vermek. İnşallah ilerleyen zamanlarda da tekrar hep beraber kavuşacağız.” ifadelerini kullandı.
 
Başkanımız Ali Y. Koç ve Volkan Demirel’in açıklamaları şöyle:
 
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: VOLKAN, HEP ÇUBUKLUYLA ÖZDEŞLEŞMİŞ, BÜTÜNLEŞMİŞ, FENERBAHÇE FORMASININ HAKKINI HER ZAMAN FAZLASIYLA VERMİŞ VE TARİHE GEÇMİŞTİR
 
“Değerli basın mensupları toplantımıza teşrif ettiğiniz için, vakit ayırdığınız için teşekkür ederim. Canlı yayınlayan kanallara da özellikle teşekkür ederim. Tüm Fenerbahçe taraftarlarını, bizleri televizyondan izleyen herkesi sevgi ve saygıyla kucaklarım. Bugün Volkan Demirel için toplandık. Biraz evvel de ön gösterimde ne yazıyordu? ‘Bir Volkan’dır Fenerbahçe’. Bu lakabıyla da, sözlerle de Fenerbahçe taraftarının gönülden, kalben sahiplendiği Fenerbahçe’de efsaneleşmiş, Kartalspor’dan Fenerbahçe’ye geldikten sonra futbolu bırakana kadar başka hiçbir formayı giymemiş, hep çubukluyla özdeşleşmiş, bütünleşmiş, Fenerbahçe formasının hakkını her zaman fazlasıyla vermiş, sonuna kadar vermiş, duruşuyla ve Fenerbahçe değerlerini sahiplenmesiyle Volkan, Fenerbahçe tarihinin efsane kalecilerinden bir tanesi belki de en önemlisi olarak bana göre en önemlisi, tarihe geçmiştir.

Volkan, 17 sene boyunca 2002-2019 yılları arasında tam 396 maça çıkmış, bununla beraber mili takımımızın kalesini korumuş 100 maça 15 kala bırakmış yani toplamda 85 maç milli takıma hizmet etmiş ve kariyeri boyunca da 5 Süper Lig, 2 Türkiye Kupası, 3 de Türkiye Süper Kupası şampiyonluğu yaşamış pek çok oyuncuya nasip olmayacak bir kariyerle, rakamlarla, istatistiklerle futbolculuk kariyerini tamamlamıştır. Volkan’ın futbolculuk kariyerine veda ettikten sonra futbol dünyasında hayatını sürdürmek istediği, çok iyi bir hoca olmak istediği için de hocalık kariyerine ilk adımlarını yine Fenerbahçe’de teknik direktörlük altyapısını geliştirmek için yardımcı görevini iki sezon boyunca üstlenmiştir.
 
Geldiğimiz nokta itibariyle Volkan ile görüşme yaptık, önümüzdeki sezon için. Hocamızla görüşme yaptık. Hocamız, kendi ekibinde Volkan’ın olmasından memnuniyet duyacağını söylemesine rağmen Volkan Demirel, aşağı yukarı 20 yıldır evi olan, yuvası olan Fenerbahçe’den bir müddet ayrılmak istediğini, kendi ayakları üzerinde durmak istediğini ve önümüzdeki kariyerini tohumlarını başka deneyimler kazanarak geliştirmek istediğini bize ifade etti. Biz, bu görüşünü, planını, bu düşüncelerini tabii ki saygıyla karşıladık. Hatta ben biraz daha press yaptım, press yaparken de dedim ki, ‘İyi bir kadromuz var, deneyimli bir kadromuz var, bunların yanında biraz daha tecrübe kazan, görev başındayken yeni bir görev çıkarsa oraya geçersin, daha kolay olur. Bu sezonu boş geçirme riskini ortadan kaldırmış olursun’ dedik. Ama o çok kendine has özgüveniyle ‘ben kendi ayaklarımın üzerinde durup sonra –bir tarih verdi, o tarihi şurada vermeyeceğim- Fenerbahçe’ye hoca olarak döneceğim’ dedi. O tarihi burada size vermeyeyim ama iddialı bir tarih, onu da söyleyebilirim. Dolayısıyla biz bunu kabul ettik, saygıyla karşıladık. Her veda benim için zordur, hepimiz için zordur. Birkaç gün evvel Sevgili Gökhan Gönül’le yollarımızı ayırdığımızı açıklamıştık. O da benim için son derece zor bir veda idi, ona da yeni kariyerinde başarılar diliyorum.

Volkan, özellikle benim için bir kez daha zor bir veda. Niye zor veda? Ben Volkan’ı 19 yaşından bu yana tanıyorum. O genç, deli dolu halinden bugünlere nasıl evrildiğini, evlenme kararı verdiği zaman Beylerbeyi’nde bir lokantada Zeynep ile ilgili bilgilendirmesinden iyi bir baba olmasına, iyi bir eş olmasına, o deli dolu çılgın halinden olgunlaşmasına kadar olan sürecin pek çok aşamasında şahsen bulundum. Hatta daha evvel de ifade ettiğim gibi evine gidip yemek yediğim, tanıdığım tek futbolcudur, ailemle gittim. Dolayısıyla zor bir veda ama kabul ediyoruz, çünkü kendi istiyor, özgüvenli bir şekilde istiyor, kararlı bir şekilde istiyor ve planları var. O planların sonunda da tabii yine Fenerbahçe var. İnşallah her şey gönlünce olur, inşallah o planları gerçekleştirebilir ve bir gün bir kez daha kulübümüzle yolları kesişir. O günleri de heyecanla bekliyoruz. Bizim kulübümüzün kapısı kendisine her zaman açıktır. Fenerbahçe, kariyerinde ne zaman bize ihtiyacı olursa yol gösterme, mentorluk, rehberlik yapma konusunda da her zaman onun evi burasıdır, yuvası burasıdır. Biz de elimizden geleni çabayı, desteği veririz. Volkan, sadece saha içinde değil, saha dışında da çok önemli bir duruş sergilemiştim. Bu da kulübün en zor, en sıkıntılı, en zorlu, çabaladığı günlerde yani 3 Temmuz’da da dimdik ayakta duran futbolcularımızdan biridir. Söz konusu çubukluysa gözünü ne kadar kararttığını sahada gördüğümüz Volkan Demirel’in saha dışında da o günlerde nasıl dimdik durduğunu hepiniz hatırlarsınız. Bu da Fenerbahçelilerin kalbinde, gönlünde taht kurmasına sebebiyet veren konulardan da biridir.
 
Sözlerimi daha fazla uzatmayacağım. Sözü Volkan’a vereceğim. Volkan Demirel’i, ‘bir Volkan’dır Fenerbahçe’ sözüyle her zaman anmaya devam edeceğiz. Yolun açık olsun, şansın bol olsun.” dedi.
 
 VOLKAN DEMİREL: BENİM İÇİN ŞU ANDA AYRILIK DEĞİL SADECE BİR ARA VERMEK
 
“Başkanım, her şeyi anlattınız, bana söyleyecek fazla söz kalmadı ama öncelikle size çok teşekkür ederim. Çok futbolcular geldi, çok teknik adamlar geldi, çok antrenörler geldi…hepsinin gelişince bir basın toplantısı düzenlendi; ‘hoş geldiniz, yuvanıza hoş geldiniz, hoş gittiniz’ gibi. Ama ilk defa antrenör veya eski futbolcu diyelim veya bir çalışan diyelim, böyle bir durumla karşı karşıya kalıyor. O yüzden bu bana ne kadar değer verdiğinizi, ne kadar önem verdiğinizi hissettirdi. O yüzden ben size çok teşekkür ederim Başkanım. Sizlere buraya geldiğiniz için çok teşekkür ederim. 20 yıl boyunca yanımda olduğunuz için çok teşekkür ederim. Teşekkür edecek çok insan var aslında hepsini şimdi saymakla bitmez ama Başkanımın da dediği gibi 20 yıl önce buraya girdiğimde delikanlı, daha henüz ne yapacağını bilmeyen, adım atarken ‘acaba’ diyen bir çocuk, bir genç vardı. Ama şu an 40 yaşında ne yaptığını çok iyi bilen, kararlı, heyecanlı ve istekli bir Volkan var! Bunu da ilerleyen zamanlarda inşallah hep beraber bulunduğum ortamda, göründüğüm durumda anlayacaksınız.

Hedeflerim var ve ben her zaman hedefleri doğrultusunda ilerleyen bir adamım. O hedefler doğrultusunda da yine kendi doğrularımla, yapacaklarımla yoluma devam etmeye çalışacağım. Ben, Başkanıma bu fikrimi söylediğimde Başkanım bana dediği gibi kalmamı istediğimi, hocamızın benim kalmamı istediğini söyledi. Ama ben bu kararı geçen sene kendi adıma vermiştim, sezon bitiminde. Çünkü iki senedir antrenörlük kariyerime bu işi mutfağında Fenerbahçe camiasında yapıyorum ve çok güzel imkanlarda çalışma fırsatı buldum. Başkanımla beraber beni antrenörlüğe adım attıran Ersun Yanal hocamın ekibiyle beraber başlayan serüvende son haftalara  doğru Emre’yle beraber taşın altına elimizi koyarak elimizden geleni yapmaya çalıştık. İkinci senemde Erol Bulut hocamla ve ekibiyle beraber çok güzel bir çalışma ortamı buldum. Orada da elimden geldiği kadar yardım etmeye çalıştım, yine son dönemde yine Emre’yle beraber elimizden geleni yapmaya çalıştık. Özet olarak geçiyorum hepsini ama demek istediğim şu ki, iki yıldır zaten antrenörlüğün içindeyim ve artık kendimin bir şeyler yapabileceğini hissettim ve bu yüzden de bu kararı aldım. Sezon başında da Teknik Direktörümüz Vitor Pereira gelmeden önce 3-4 günlük zaman zarfında da tamamen bütün takımla çalışma fırsatı buldum. Oradaki takım arkadaşlarıma da teşekkür ediyorum, gerçekten ilk defa böyle bir ortamla karşılaştım. Daha doğrusu tek ilk adam olarak. Burada yardımcı olan Zeki Hocama, Fatih hocama onlara da çok teşekkür ediyorum. Takıma çok teşekkür ediyorum gerçekten ellerinden geleni yaptılar, çok iyi şekilde hazırlandılar ve hocamıza teslim ettik. Bir fotoğraf var, sormadan sorularınızın cevabı vereyim, ‘o fotoğrafa niye girmedin?’ diye konular oldu. Gerçekten sildim sadece hocaya ‘hoş geldin’ demeye gittim. Hocama ‘hoş geldin’ dedim ve üstüm sivil olduğu için fotoğrafa girmedim. Bunu da burada açıklamış olayım ve artık zamanın geldiğini ve uçmak için de yuvayı terk etmek gerektiğini düşündüm. Bu yüzden de böyle bir karar aldım. Umuyorum ki bu kararında da yine Volkan Demirel ismine yakışır bir şekilde hareket eder ve yoluna devam eder. O yüzden hepinize teşekkür ederim. Unutmadan şunu da hocam, Başkanım ‘hocam’ dedim biraz uzatıyorum ama biraz da heyecanlıyım şu an. Çünkü 20 yıllık bir devrin sonuna geldik. Bunları konuşurken heyecanlanmamak mümkün değil.

Şu heyecanı yaşamak gerçekten ben ilk kapıdan girdiğim andan itibaren de bu heyecanı yaşıyordum. Şu an belki kapıdan Başkanımızın da dediği gibi ara vererek çıkıyoruz ama yine bu heyecanı çok yaşıyorum. Önümde çok güzel bir kariyerin olacağını düşünüyorum. Bu kariyeri de elimden geldiği kadar yine nasıl Volkan Demirel ismiyle, duruşuyla, ‘bir Volkan’dır Fenerbahçe’ sloganıyla birleştiyse ona layık bir şekilde yürütmek istiyorum. Bu zamana kadar çalıştığım bütün futbolcu arkadaşlarıma, hocalarıma, yöneticilerime, başkanlarıma… herkese çok teşekkür ediyorum. Ama asıl teşekkür Fenerbahçe’nin çalışanlarına, emektarlarına yani futbol takımının, futbolcuların arkasında gizli kahramanlar var, onlara yapmak istiyorum. Samandıra çalışanlarına, Stat çalışanlarına, Fenerbahçe TV’dekilere yani benim hayatıma dokunan herkese çok teşekkür ediyorum. Başkanım ayrılıklar hakikaten zordur ama dediğiniz gibi benim için şu anda ayrılık değil sadece bir ara vermek. İnşallah ilerleyen zamanlarda da tekrar hep beraber kavuşacağız.”

SORU CEVAP:

Kariyer planına ilişkin soru üzerine Volkan Demirel, “Şu an için 3-4 tane opsiyon var. Ama tabii ki ben önce buradaki durumu belirlemek istedim. Çünkü ilk önce benim düşüncem burası. Burası bittikten sonra artık önümdeki planı ve projeyi, evet, konuşmalar var, isteyenler var, planlar var ama biraz onları değerlendirmek için zaman ihtiyacım var. O zaman geldikten sonra en doğru kararı vereceğim. Nitekim acelem de yok. Yavaş yavaş, emin adımlarla en doğru kararı vermeye çalışacağım.
 
Başkanımız Ali Y. Koç: “Bu soruya bir ekleme yapayım. Biz, kendisine şunu da sunduk, istiyorsa o da geçerlidir, ‘bir rotasyon programı yurt dışında yakın olduğumuz bazı kulüplerde 2’şer, 3’er ay geçirip bir deneyim kazanma. O kapı her zaman açık. Onu da opsiyonların içinde görebilirsiniz.”
 
 Volkan Demirel, şu anda sahip olduğu lisans ve Malatyaspor ve Sivasspor maçlarındaki duruşuna ilişkin soru üzerine şu cevabı verdi:
 
“Soyunma odası her şeyin gizli kaldığı bir yerdir. Tabii ki biz gerekenleri futbolculara söylüyoruz, elimizden geldiği kadar. Tabii ki futbolcuyken farklı bir durum var, antrenörken başka bir durum var. O yüzden gerekenleri biz zaten içeride konuşuyoruz, burada her şeyi sizin bilmenize, görmenize gerek yok. Bu soruyu böyle cevaplayayım. İkinci sorunuza gelirsek A Lisansına sahibim şu an, sadece Pro Lisans kaldı almam için. Ama bilindiği üzere A Lisansıyla da ilgili her yerde çalışabiliyorsunuz, yanınızda Pro lisanslı bir teknik direktör bulundurursanız. O yüzden dediğim gibi şu an A Lisansım var ama nerede başlayacağıma, nasıl hareket edeceğime önümüzdeki zamanda karar verip en doğrusunu yapmaya çalışacağım.”
 
Dereağzı Tesislerinde yapmış olduğu basın toplantısının hatırlatılması üzerine Volkan Demirel, “Orada kariyerim bitmedi, takıma geri döndüm. Şunu da belirtmek isterim. Tabii ki herkes gördüğünü konuşuyor, gördüğünü söylüyor ama şöyle bir durum var; kadro dışı kaldıktan sonra evet, zor bir zamandı, geçti ve bitti. Hiçbir zaman geçmişe dönüp oralara takılan bir insan değilim. Kadro dışı kaldım, sonrasında Ersun Hocamın gelmesiyle beraber tekrar takıma dönme fırsatı oldu. O sırada Dereğzı’nda antrenmanımız vardı. Biz de bir gece öncesinden basın toplantısı düzenleyeceğimizi söyledik. Sağ olsun arkadaşlar yine geldiler sahaya. Normalde sahada yapıp, konuşup gidilecekti ama o gün çok aşırı bir yağmur yağınca, hakikaten o gün hatırlayanlar bilir aşırı bir yağmur vardı. Dediler ki ‘dışarıda ıslanıyorlar ne yapalım?’, ben de dedim ki, ‘içeride bir yer ayarlayın, orada geçip yapalım’ dedim. Yani bu tamamen spontane gelişen bir olaydı. Herkesin söylediği gibi ‘böyle sandalyede, böyle bir masada basın toplantısı mı olur?’ dendi ama o anki şartlarda gerçekten orası ayarlandığı için öyle bir şey oldu. Bu tamamen spontane gelişen ve sizlerin de ıslanmamasının gerektiğini düşündüğümüz için gerçekleşen bir olaydı. Bunun detayı budur. O konuyla bu konunun hiçbir alakası yoktur.” dedi.
 
Bir basın mensubunun bu sezon hiçbir haberin sızmamasına ilişkin sorusunu Başkanımız Ali Y. Koç, şu şekilde cevapladı:
 
“Teşekkür ederim önemli bir noktaya değindiğin için. Birazcık yaklaşımlarımızda, süreç yönetiminde farklılığa gittik. Nelerde farklılığa gittik dersem? Yanlış yerlere gitmesin diye söylüyorum ama daha hassasiyet gösteriyoruz, daha dikkatli davranıyoruz ve ben böyle beklemiyordum ama neticesini aldık. Çünkü bazı açıkladığımız oyuncularla haftalar önce biz imzalamıştık. O yüzden sizlerin de dikkatini çekmesi bizim için iyi bir şey. Çok fazla bilgi kirliliği var etrafta. Şimdi bunların bazıları iyi niyetle yapılmış, duyum alınmış haberler ve ona saygı duyuyorum; diğer taraftan bazıları planlı programlı bir şekilde yapılmış. Yani menajerler ve bazı medya mensupları iş birliği yaparak, ortaya isimler atıp taraftarda bir coşku, heyecan yaratıp, ondan sonra da kulüpleri, yönetimleri baskı altına alma amacıyla yapılmış. Ama şunu söylemek istiyorum. Bu da sizlerin, kendinizin bir hesaplaşması yapması gereken bir konu.  Oturun mesela ‘Bu sene 3 büyük, 4 büyük takım hakkında kaç tane hoca ismi, hoca arayan takımlar için ve kaç tane oyuncu transfer haberi yapıldı ve bunların hiçbirinin yakından uzaktan gerçekle alakası yok’ Böyle bir çalışma yapsanız o kadar çok çarpıcı istatistikle karşılaşırsınız ki bence sizler de çok ‘acaba biz mi yanlış yapıyoruz’ diye bunu düşünürsünüz, değerlendirirsiniz, diye inanıyorum.
 
Biz kamuoyuna maal olmuş kurumlarız. Bir yere kadar her şeyi gizli yapabiliriz. Bazı haberleri de sağlıklı bir şekilde sizlerin işlerinizi yapabilmeniz için sizlere de sunulması gerekir. Her şey gizli yaparsan Fenerbahçe hakkında öyle ya da böyle haber çıkacak. Doğru haberi vermezsen o zaman yanlış haberler çıkacak. Samimi yanlış haberlerde problem yok. Ama biz şu 3 sene de dikkat edin yönetim olarak veya yönetimin perde arkası servis yaptığı hiçbir transfer ismi yapmadık. Transferler imza attıktan sonra açıklamalarımızı yaptık. Buna da özen gösteriyoruz. Çünkü hiçbir transfer imza atılmadan gerçekleşmemiştir. 

Şuna da bir dikkat çekmek istiyorum. Bizim bulunduğumuz 3 sene boyunca çok acılı günlerimiz oldu. Pek çok oyuncu geldi, pek çok oyuncu gitti. Planladığımız, hedeflediğimizden çok daha fazla antrenör değişiklikleri oldu ama Fenerbahçe kimseyle kötü ayrılmadı. Fenerbahçe'de kimse ayrıldıktan sonra işte, ‘Bu hoca yetersizdi. Bu hoca şöyle yapardı. Bu içki içerdi, bu bilmem ne yapardı.’ Hiç kimseye leke sürmedik.  Hiç kimsenin arkasından konuşmadık ve ayrıldığımız herkesle iyi şartlar çerçevesinde ayrıldık ve kimse de bizden ayrıldıktan sonra arkamızdan konuşmadı. Bu geçmişe yönelik bence ciddi bir farklılık gösteren bir yaklaşım.  Bilmiyorum siz takdir edersiniz, etmezsiniz ama bu kulübe hizmet etmiş herkesin bizim gönlümüzde yeri vardır.
 
İyi niyetle, samimiyetle, çaba ile bazen evdeki hesaplar çarşıya uymaz. Bazen başarı planlarınız tutmaz ki biz bunları yaşadık.  Derinlemesine yaşadık. İstemeyerek değişikler yaptık, isteyerek değişikler yaptık Ama kimsenin arkasından konuşmadım. Kimsenin arkasından ‘işte başkası ile anlaştı, para için gitti.’ Taraftar nezdinde bir algı çalışması yapmadık. Herkes burayı nasıl girdiyse, bu kulübün kapısından çıkışı da aynı şekilde oldu. Buna da değinmek istiyorum. Volkan'ın ayrılışına gelince evet, bu da bir farklı bir yaklaşım ama sonuna kadar, dibine kadar hak ettiği bir yaklaşım.  Bence doğrusunu da böyle olduğunu düşünüyorum."
 
20 yıllık Fenerbahçe kariyeriyle ilgili Volkan Demirel: "Bunu ben burada anlatamam, yaşamak önemli. Az önce Başkanımız formayı gösterdi,  arkadaki slogan benim için çok önemli. ‘Bir Volkandır Fenerbahçe.’ Bu beni çok onurlandırıyor. Ben de bu onuru her zaman hayatım boyunca yaşayacağım. Burada olsam da, olmasam da. Dediğin gibi 20 sene az bir zaman değil. 40 yaşındayım, ömrümün yarısını burada geçirdim. 20 yıl boyunca yataktan ilk kalktığımda, aklımda hep Fenerbahçe vardı. Fenerbahçe’yi düşünerek hareket ettim. Fenerbahçe’yi düşünerek hareket ettiğim de belki doğrularım, belki hatalarım olmuştur ama her şeyi Fenerbahçe’yi düşünerek yaptım.  Bunun onuru ve gururu bana her zaman artı kazandırmıştır. Fenerbahçe ile yaptıklarımın her zaman arkasındayım. Şu an da olsa aynılarını yapardım.  Benim için Fenerbahçe gurur ve onur kaynağım.

20 senelik zaman boyunca futbolcuyken de çok hoca ile çalıştım. Dediğim gibi antrenörlük zamanımda da Ersun hoca ve Erol hoca ile birlikte çalıştım. Etkilendiğim derken, şöyle bir huyum vardır.  Her konuştuğum konuşmadan, sahadaki her gördüğüm çalışmadan bir not alırım. O notu okuduktan sonra o yaptığım her şey aklıma gelir. Konuşmam da gelir, çalışmam da gelir, gördüğüm bir taktik de gelir, teknik de gelebilir.  Bunları hep not aldım. Şu an bununla alakalı çok notlarım var. Kendi kafamda oluşturduğun fikirler var ama bunları ne zaman nerede uygulayacağım. Onların hepsine dediğim gibi bu zaman zarfında karar vererek, hareket edeceğim.

İşin mutfağından geldim. İki senedir Fenerbahçe teknik heyetinde çalışıyorum ve çok artılarını kazandım.  Umuyorum ki az önceki sorunuza da eşdeğer olarak genç teknik adamların da bu şekilde başarılı olması bizim gibi arkadan gelen teknik adamların, antrenörlerin de öncüsü olmuşlardır. İnşallah genç antrenörlerin genç teknik direktörlerin, Türk futboluna katkısını gösterecektir. Çünkü alttan gelen çok iyi bir jenerasyon var. Onu bence Türk futbolunda herkesin belli bir yerlerde görüleceğini tahmin ediyorum. Bizim kursta da, yakınımızdakilerinden gördüklerimizde bence gelecekte Türk futbolunda genç teknik direktörleri çok göreceğiz. Benim unutamadığım an Sevilla maçıdır. Bir futbolcu için dibi görüp de yukarı çıkmak, çok değerliydi. Tabi ki bakıldığında Şampiyonlar Ligi'nde, UEFA'da, Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finalde, UEFA'da yarı finalde hep kalede ben vardım. Başkanın da az önce söylediği gibi 10 tane kupa kaldırmışlığım var. Bu 15’te olabilirdi. Son dakikada kaçan şampiyonluklar var.  Ama dediğim gibi üzüntümle sevincimle her şeyimle iyi ki Fenerbahçeli olmuşum. İyi ki Fenerbahçe’de yaşamışım. İlk bu stada geldiğimde, 1987’de 7 yaşındaydım. Sarıyer maçıydı. Ellerimin içleri terleyerek geliyorum buraya. Ben öyle Fenerbahçeli aileden geliyorum. Buradan Fenerbahçe taraftarlarına da bir iki şey söylemek istiyorum. Az önce dediğim gibi maça çıkarken, takım sahaya çıkarken; ellerinin içleri terleyen Fenerbahçe taraftarlarına. Buraya gelip sesi kısılana kadar tezahürat yapan Fenerbahçe taraftarına ve hiç koşulsuz şartsız, şartlar ne olursa olsun Fenerbahçe'yi kendine ailesi gibi hissettirene ve tüm Fenerbahçe taraftarına, bana destek veren destek veren-vermeyen, seven-sevmeyen tüm herkese teşekkür etmek istiyorum." dedi.
 
Milli takımdan teklif gelirse sorusuna Volkan Demirel, "Düşünmeme gerek yok. Teklif gelir mi gelmez mi bilemem, onun kararını ben veremem ama milli takım, milli bayrak bizim için çok önemli değerdir. Ona verilecek cevap zaten bellidir." yanıtını verdi.
 
Başkanımız Ali  Y. Koç ise, "Türk futbolun yeni yüzlere ihtiyacı var. Antrenörlük mevkiinde. Nasıl genç kalecilerimiz, genç futbolcularımız geliyorlar.  Mesela baktığınız zaman  genç kalecilere herhalde 10 yıl milli takım kaleci sorunu yaşamaz ama antrenörlük müessesesinde hep aynı isimler etrafında dönüyoruz.  Artık bu konuda da genç yüzlere, taze kana ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Emre Belözoğlu için de aynı şey söyleyeceğim,  Volkan için de aynı şeyi söyleyeceğim. Bu tecrübelerini, bu bilgilerini doğru planlamayla, doğru zamanlama ile bakın zamanlama da çok önemli.
 
Çok iyi potansiyel olabilirsiniz ama yanlış zamanda yanlış yere gelirsiniz ve bunu isim vermeyeceğim.  Bir sürü büyük isimde, futbolcu da gördük.  Sonra kariyeriniz ilerleyemeyebilir.  İki efsane kaptanımız için de her daim şanslarının bol, yolların açık olmasını dilerim. İnşallah hem Fenerbahçe'de hem diğer büyük kulüplerde oynamış, kariyerlerini yakın zamanda sonuçlandırılmış, iyi bir eğitim ve iyi bir planlama ile Türk futboluna hizmet edecek konuma  gelmelerini  temenni ederim.  Bununla beraber Fenerbahçe olarak şunu söylemek istiyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü, Fenerbahçe’ye yıllarca hizmet etmiş, belli bir konuma gelmiş, camianın gönlünde bir yer edinmiş oyuncularına da kariyer planlamasında, hoca olmaları yolunda muhakkak destek olmalıdır. Geçmişte bence burada biraz başarısız olduk, diyebilirim. Baktığınız zaman hoca sayılarına ve kimin nerede oynadığına,  Fenerbahçe'nin daha etkili bir planlama yapabileceğini, yapması gerektiğini de düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Saha kenarındaki duruşuna da değinen Volkan Demirel, "Aslında Volkan hep aynı Volkan. Başkanın da söylediği gibi 19 yaşında nasılsam, 40 yaşında da öyleyim. Ama saha içinde tabii ki daha çok görüntü verdiğiniz için o daha fazla gözükmüştür. Şuanki görevim gereği fazla ön planda olmadığımız için yine evet şu an eskisi kadar değilim ama yine beklediğiniz Volkan Demirel karakteri var ama dediğim gibi görüntüye girmediğimiz için fazla göremiyorsunuzdur. Bana çok gelen bir soru bu. ‘Neden sahada böyleydin de, saha dışında böylesin?’ Benim karakterim her zaman aynı.  Gerektiği yerde gerektiği zaman nasıl davranacağımı bilirim." açıklamasında bulundu.
 
Keşkeleriyle ilgili gelen soru üzerine Demirel, “Keşkem hiç olmadı. Az önce de bunu ifade ettim. İyi ki bu forma altında yaşadığım her şeye şükrediyorum. İyi ki yaşamışım, iyi ki 20 sene boyunca bu kulübe hizmet etmişim doğrusuyla yanlışıyla ama teraziye koysak herhalde doğruları daha fazla çıkar. O yüzden her zaman bu formayı taşımaktan onur ve gurur duydum. Tekliflere gelince şu an bir devir bitiyor, 20 senelik bir devri bitiriyoruz. Yeni bir devrin başlangıcı için nerede başlarsak onu orada konuşalım. Şu an için dediğim gibi önümde birkaç alternatif var ama tamamen zamana bırakıp en doğru kararı, Başkanımın da az önce söylediği gibi doğru zaman, doğru karar, doğru yerle verip yoluma devam edeceğim.” diye konuştu.
 
Altyapıda görev alıp almamasına ilişkin soru üzerine Volkan Demirel, “Başkanımla bunu da konuştuk. Şu an futbolu bıraksaydım ve bu soruyu sorsaydınız ‘evet, altyapıda başlardım’ ama ben iki senedir gerçekten Ersun Hocanın ve Erol Hocanın ekibiyle beraber Fenerbahçe’nin mutfağında çalıştım. Benim için en büyük katkı orasıydı ve gerçekten çok şey öğrendim. Analizden bir maçın nasıl okunduğuna, nasıl yorumlandığına, antrenman programlarına, kendim geliştirdiğim programım var ona, çok şeye ve çok imkan yarattım kendi kendime ve çalıştığım ekiple. O yüzden tekrar teşekkür ederim Başkanıma bu yolu bana açtığı için. Ersun Yanal hocama bana bu yolu açtığı için, Erol Hocama benimle beraber çalışıp bazı düşüncelerimi geliştirdiği için.. Emre benim 20 senelik kardeşim, onunla beraber baş koyup bu yola beraber yürüdüğümüz için.. Az önce yine teşekkürlerimi sundum ama hep aklıma geliyor, söyleyemediklerim varsa özür dilerim ama selam verdiğim herkese Fenerbahçe camiası içinde herkese teşekkür ederim.” şeklinde bir cevap verdi.
 
Basın toplantısının ardından Başkanımız Ali Y. Koç, arkasında ‘Bir Volkandır Fenerbahçe’ yazılı yeni sezon çubuklu formamıza “İyi insan efsane kaptan her daim yolun açık şansın bol olsun. Kalpler Beraber” notunu düşerek Volkan Demirel’e hediye etti.

Fotoğraflar: Ahmet Hopyar

Basın Fotoğrafları