SÖZDE ŞİKE DAVASI

Kumpas Davası’nda 16. celse başladı  

09 Kasım 2020 Pazartesi 11:03

Fenerbahçemize kurulan Kumpas Davası’nda 16. duruşma haftası başladı. Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu’nda görülen duruşmayı Genel Sekreterimiz Burak Çağlan Kızılhan, Yönetim Kurulu üyelerimizden Fethi Pekin, Mustafa Kemal Danabaş, Simla Türker Bayazıt, Ömer Okan ve Selahattin Baki ile kulüp avukatlarımız yerinde takip ediyor.
 
Fenerbahçe Televizyonu’na yapılan açıklamalarda Genel Sekreterimiz Burak Çağlan Kızılhan, “Bugün itibariyle Kumpas Davası’nın 16. celsesi başlıyor. İki hafta sürecek. Fenerbahçe camiası olarak çok uzun zamandır bekliyoruz. Umut ediyoruz ki müspet bir şekilde tamamlanacak ve haklı davamızı kazanmış olacağız” dedi.
 
Hukuk İşlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz Fethi Pekin de “6 Kasım Cuma günü Sözde Şike Davası’nın iki ayrı dosyasında beraat kararları çıktı. İddia makamının son derece güçlü, isabetli tespitleri oldu. Bu tespitler, Kumpas davamızda da çok çok önemli tespitler. Kısacası iddia makamı Sayın Cumhuriyet Savcımız bu Sözde Şike operasyonunun tamamen bir tuzak, tamamen bir kumpas olduğunu; çeşitli yorumlarla ifade etmiştir. Son derece güçlü bir mütalaadır. Bunun camiamıza hayırlı olmasını diliyorum. Bu duruşmamızda 16. celse, iki hafta sürecek. 20 Kasım’a kadar devam edecek. Bu süreçte sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz. Her zaman söylediğimiz gibi her iki davanın da bir an evvel kesinleşmesini en hızlı şekilde bekliyoruz. Bu tamamlandıktan sonra tabi ki Fenerbahçemizin hak-hukuk arayışlarının sonuna kadar takipçisi olacağımızı buradan belirtmek isterim” diye konuştu.
 
İKİ SANIK YURT DIŞINA KAÇMAYA ÇALIŞIRKEN YAKALANMIŞTI
 
Kulüp Avukatımız Naim Karakaya ise, “En son celsemiz 1-3 Temmuz tarihleri arasında yapılmıştı ve Başkanımız Ali Koç da katılıp, şikayetlerini dile getirmişti. O günden sonra bir gelişmemiz daha oldu. Bu dosyadan biri tutuklu olan biri de başka bir dosyadan tutuklu olan iki sanığın tahliyelerine karar verilmişti. Bizim dosyamızdan olan için itiraz etmiştik ve reddedilmişti ama maalesef itirazımızda haklı çıktık. Sebebi ise şu: Bu iki sanık yurt dışına kaçarken sınırda yakalandılar ve tekrar tutuklandılar. Böylece bu sanıkların kaçma şüphelerini fiilen ortaya koymaları açısından önemli. İkinci nokta cuma günü Türk hukuku adına güzel bir gün yaşadık. 3 Temmuz sürecinin yeniden beraatla taçlanması ile hukuka duyulan güven anlamıyla burası önemli. Yargıtay’ın bozduğu nokta usuli iki eksik sebebiyleydi. Bu eksiklikler giderildi ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yeniden Fenerbahçemizin o günün Başkanı yöneticileri ve ilgili kişiler hakkında,  tüm Fenerbahçe ilgilileri hakkında beraat kararı verdi. Çok güçlü beraattir, çok güçlü mütalaadır. Hukuk adına son derece önemli. Beraat eden kesinlikle Fenerbahçe başkanı ya da yöneticileri değildir. Beraat eden, hukuktur, adalet sistemidir, emniyet sistemidir. Hukuka duyulan güvenin yeniden tesisidir. Bu yönüyle önemlidir.  16. celsemizdeyiz. Bu dava 10 gün devam edecek. Burada da sanıkların belli ek savunmaları alınacak. Dinlenmeyen 4 tanık var. Onların gelmesi bekleniyor. Aslında sona doğru yaklaşıyoruz. 2020 yılına belki yetişemese bile 2021 yılında bu davanın da Fenerbahçemize kurulan kumpasın faillerinin cezalandırıldığına inancı ile bu davanın da mahkûmiyetle sonuçlanacağına olan inancımız tamdır." dedi.
 
SÖZDE ŞİKE DAVASI'NDAKİ KARAR, KUMPAS DAVASI'NDAKİ KARARI HIZLANDIRACAKTIR
 
Sözde Şike Davası’nda beraat kararının çıkması bu davayı da hızlandıracağı konusunda ise Karakaya şöyle konuştu: "Çok doğru. Hem hızlandıracak hem de bu davanın haklılığını ortaya koyacaktır. Zira o davada bu beraat kararı verilirken bu davanın aslında illegal örgütlerce planlandığı, uygulandığı ve hukuka aykırı yöntemlerle delillerin toplandığı ve hukuka aykırı kamu görevlilerince yani kamu görevlisi elbisesi giymiş örgüt mensuplarınca bu soruşturmanın bu davanın yürütüldüğü; kolluk, savcı, hakim ve mahkeme tarafından el birliği ile bu hukuksuzluğun yapıldığı net olarak ortaya kondu.” dedi.
 
Ardından tekrar söz alan Yöneticimiz Fethi Pekin, “Naim Bey'in yorumlarına eklemek istiyorum. Cuma günü savcılık tarafından sunulan mütaalalarda birkaç  konuyu altını çizerek tırnak içinde okuyorum: "3 Temmuz 2011 tarihinde gerçekleştirilen Futbolda Şike Operasyonu FETÖ Silahlı Terör Örgütünün amaçlarına ulaşması için yapıldığı, FETÖ terör örgütü tarafından Fenerbahçe Spor Kulübü’ne de müdahale de bulunularak Kulübün hükümet aleyhine oluşacak algının bir parçası yapılmak istendiği, FETÖ  terör örgütünün temel amacının devleti tüm yönleriyle ele geçirmek olduğu, bu amacı gerçekleştirmek için de  akla gelebilecek her türlü yolu kullandığı şike soruşturmasının da bu kapsamda olduğu, FETÖ terör örgütünün futbol camiasını da ele geçirerek söz sahibi olmak istediği, buna da Türkiye’nin büyük spor kulüplerinden biri olan ve büyük kitlelere hitap eden Fenerbahçe Spor Kulübü ile yapmak istediği tespitlerine yer verilmiştir." diyerek sözlerini noktaladı.
 

Basın Fotoğrafları