BASKETBOL

Yönetim Kurulu Üyemiz M. Kemal Danabaş’tan Kadın Basketbol Takımımızla ilgili açıklamalar

09 Ağustos 2022 Salı 21:31

Kadın Basketboldan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz Mustafa Kemal Danabaş, Fenerbahçe Televizyonu’na konuk oldu. Kadın Basketbol Takımımızda yaşanan gelişmelerle ilgili bilgi veren Yöneticimiz, keyifle ve gururla izleyebileceğimiz bir takım oluşturduklarını ifade etti.

Kadın Basketbol Takımımızdaki yeni yapılanmayla ilgili açıklamalarda bulunan Yönetim Kurulu Üyemiz M. Kemal Danabaş, “Öncelikle bizleri seyreden tüm Fenerbahçelileri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Kadın Basketbol Takımımız bu sene çok büyük hedeflerle yola çıktı ve bu hedefler doğrultusunda yeni bir yapılanmaya gitti. Gerek teknik kadro olarak, gerekse oyuncu kadrosu olarak. İnşallah sezonu camiamızın yıllardır beklediği EuroLeague kupası başta olmak üzere, çok alıştığımız Türkiye ligi ve Türkiye kupası şampiyonluklarıyla tamamlayacağız. Bu doğrultuda yapılanmamızı sürdürüyoruz.” dedi.
 
TÜRKİYE’DE HER KATEGORİDE EN ÇOK KUPA KALDIRAN KADIN BASKETBOL TAKIMI OLMANIN GURURUNU YAŞIYORUZ. İNŞALLAH BU SENE EUROLEAGUE’DE DE ŞAMPİYON OLACAĞIZ
 
Kadın Basketbol Takımımızın başarılarla dolu tarihi ile ilgili bilgi veren Yöneticimiz, “Fenerbahçe Kadın Basketbol Takımı ilk şampiyonluğunu 1998-1999 sezonunda kazandı. Bir önceki Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım’ın liderliğinde, onun katkılarıyla atağa kalkan şubemiz 1998 yılından beri, bugüne kadar yapılan Türkiye liglerinde tamamlanan liglerde 16 şampiyonluk kazandı. Birliyorsunuz bir sezon pandemi koşullarından dolayı tamamlanamadı. O sezonda lider olarak gidiyorduk ama Türkiye liginde bu şube 16 şampiyonluk elde etti. 13 tane Türkiye Kupası, 12 tane Cumhurbaşkanlığı Kupası kazandı. Bu şube 8 kere EuroLeague Final Four’unda oynadı, 4 kere finale çıktık. İnşallah bu sene şampiyon olacağız. Türkiye’de her kategoride en çok kupa kaldıran kadın basketbol takımı olmanın gururunu yaşıyoruz.  Başkanımız Sayın Ali Koç’un büyük desteğiyle şubemiz yatırımlarına devam etmekte olup, dünyanın sayılı oyuncularını ve dünyanın sayılı hocasını kadrosuna katarak, hedefleri doğrultusunda çalışmalarına başladı ve inşallah sezon sonunu güzel bir şekilde tamamlayacağız.” diye konuştu.
 
ŞAMPİYONLUK YOLCULUĞU VE 4'LÜ FİNALDE YAŞANANLAR
 
Geçtiğimiz sezon elde edilen şampiyonluğa ve Final Four’da yaşananlara değinen M. Kemal Danabaş, “Benim Fenerbahçe yönetimindeki ikinci dönemim. Bu dönem kadın basketbol şubesinin sorumluluğuyla başladım, biz göreve geldiğimizde hazır bir kadro vardı hocamız vardı. Bu hazır kadrodan oyuncular tek tek Türkiye’ye geldi. Sağlık kontrollerinden geçerken Fransız Helena Ciak’ın sakat olduğu ortaya çıktı ve kulüp doktorumuzun tavsiyesiyle ve ‘transferinin çok riskli olur’ şeklindeki görüşüyle, kontratın geçerliliği zaten sağlık raporuna bağlıydı ve derhal kontratı feshettik. Onun yerine yeni bir uzun arayışına girdik. Daha önce de pandemi döneminde de kısa bir dönem Fenerbahçe de forma giyen Elizabeth Williams ile anlaştık. Yabancı oyuncularda kıta dışı kontenjanın dolmasından dolayı da daha sonra kadromuzda bulunan Jasmine Thomas’la yolları ayırıp Bria Hartley Fransız pasaportlu oyuncuyu kadromuza kattık. Bu şekilde sezona giriş yaptık. Aslında bizim için güzel bir sezon oldu.  Her şampiyonluğun ayrı bir hikayesi vardır, her şampiyonluk çok zor kazanılır. Hiçbir şampiyonluk kolay kazanılmaz. Türkiye liginde 34 haftalık bir maraton oldu. Daha sonra EuroLeague de 18 maçlık bir maraton oldu. EuroLeague’de çok iddialıydık, Rus takımlarının olmaması da bizim için avantajdı ki ben o zaman hep söylemlerimde ‘Biz bu Rus takımları olsa bile şampiyon olacağız’ diyordum. Kadromuza bu kadar güveniyorduk. FIBA’yla yaptığımız girişimler sonunda biliyorsunuz Final Four’u İstanbul’a aldırdık, kendi salonumuzda Ülker Sports Arena’ da oynadık.  Yarı final ve final maçlarına 10 bin kişi geldi ki final maçının olduğu gün Kadıköy’de Fenerbahçe-Galatasaray futbol maçı vardı. Camiamızın bütün bir sezon beklediği belki de en önemli gün. Bu iki maç çakıştı, gerçi saatlerinde bir ayarlama yaptık. Müthiş bir ortam vardı fakat maalesef final maçında şahane bir yarı final oynayıp 10 bin kişinin de desteğiyle rakibi devirip final maçında sezon içinde aynı grupta olduğumuz İstanbul’da 26 sayı farkla, Macaristan’da ise 23 say farkla yendiğimiz Sopron’a final maçını kaybettik. Çok üzüldük. Sonrasında bir nebze teselli olacak şekilde ligi kazandık. Şampiyonluk kupasını müzemize getirdik, Başkanımıza hediye ettik. Buruk bir sevinçti.” dedi.
 
Geçen sezon oynanan final maçı öncesi çıkan haberlerle ilgili de konuşan Yöneticimiz Mustafa Kemal Danabaş, “8 Nisan Cuma akşamı yarı final maçını geçtikten sonra otele döndük. O akşam oyuncularımızdan Kayla McBride da bir takım belirtiler oldu. Hastaneye gitti, serum aldı. Ertesi sabah bir şeyi yoktu. Cumartesi günü antrenman yapıldı. Cumartesi akşamı Başkanımızla beraber antrenmanın bir bölümünü seyrettik. Ben antrenmanın tamamında kaldım. O akşam Başkanımızın, takımımızın kaldığı otelde, yan salonda yargı mensuplarıyla yemeği vardı. Biz burada antrenmanı yaptık, otele döndük. Başkanımız takımı aldı, yargı mensuplarıyla yemek yediği bölümün –sahne gibi bir alan vardı- oraya çıkarttı, yargı mensuplarına alkışlattı, tek tek oyuncularımızı tanıttı, onları onore etti. Daha sonra yan tarafa yemeğe geçtik. FIBA kuralları gereği EuroLeague Final Four’un da 4 takım aynı otelde kalır, aynı salonda yemek yer ve aynı yemeği yer. Dikdörtgen şeklinde bir salon, ortada uzun bir açık büfe, yemekler ortada duruyor. 4 takımın oyuncuları ve teknik kadrosu aynı kaptan yemeği tabağına alıyor, aynı yemeği yiyor. Dolayısıyla sadece bizim oyuncularımızın zehirlenmesi… Başka takımlarda, -bütün bunun araştırmasını yaptık- en ufak bir belirti yoktu. Daha sonra cumartesi akşamı 2 oyuncumuzda çok ufak tefek şikayetler oldu. Hatta oyuncularımızın kendi tabiriyle, ‘final maçından önce, böyle büyük maçlardan önce hafif sıkıntılar yaşarız, önemli bir şey değil’ deyip hapla geçiştirecek derecede sıkıntılardı. Ertesi sabah bütün oyuncularımızın son derece sağlam olduklarını öğrendik. Maça geldik. Sadece tedbir amaçlı birkaç oyuncumuza vitamin takviyesi yapıldı, gerekli izinler alındıktan sonra. Tam takım sahaya sağlam olarak çıktık. Öyle bir heyecan vardı ki pazar günü ben otelde hiç yemek yemedim. Ama ben bile rahatsızlık yaşadım, evimde serum aldım final maçına öyle geldim. Otelde su bile içmedim. Oyuncularımızın otelden çıkması, dışarıda yemek yemesi, otele ciğer sipariş vermeleri hayal ürünü. Nereden çıkıyor bunlar anlamadım. Hatta bazıları benim takımı ciğerciye götürdüğümü söylüyor. Açık büfedeki menünün dışında bir oyuncumuz sipariş verdi, oteldeki restoranda ciğer yedi. Onda da hiçbir sıkıntı olmadı. Başkanımızın yanda olduğu yerde oyuncularımızın çıkıp gitmesi falan… Akıl alacak şeyler değil. Maalesef böyle bir şanssızlık yaşadık.” ifadelerini kullandı.
 
TAKIMLA YOLLARI AYRILAN OYUNCULAR HAKKINDA
 
Yeni sezon öncesi takımımızdan ayrılan oyuncularla ilgili Mustafa Kemal Danabaş, “Sezon sonunda 4 oyuncumuz ile yolları ayırdık. Tuğçe Canıtez yıllarca Fenerbahçe’de oynamış, takım kaptanlığı yapmış değerli bir oyuncuydu. Hocamızdan aldığımız raporlar doğrultusunda Tuğçe ile yollarımızı ayırdık. Kendisine Fenerbahçe’ye verdiği emekler için çok çok teşekkür ediyor, bundan sonraki kariyerinde de başarılar diliyoruz. Yabancı oyuncularımızdan 3 tane önemli karakter gitti. Elizabeth Williams, Helena Ciak’ın sakatlığının çıkmasından sonra yaptığımız bir transfer. Çok fedakâr bir oyuncu. 40 dakika oynadığı maçları biliyorum. Sonuna kadar forması için savaştı. Amanda Zahui değişik bir karakter, güzel bir karakter. Yarı finaldeki inanılmaz mücadelesi, sahaya koyduğu ruh, yürek korkunçtu. Ona da ayrıca teşekkür ediyorum. Bria Hartley eski oyuncumuz. Uzun dönemli bir sakatlık atlattıktan sonra WNBA’de oynamaya başladı. Biz Jasmine Thomas’la yolları ayırmak zorunda kaldık, kendisini transfer ettik. Elinde geldiğince yardımcı olmaya çalıştı ama sakatlığını atlatamamıştı. Ona da teşekkür ediyorum, o da yarı final maçında önemli işler yaptı. 1-2 hafta önce WNBA’de bu sefer de sol çapraz bağını koparttı. Kendisine geçmiş olsun diyor, acil şifalar diliyorum.” dedi.
 
TRANSFERLER HAKKINDA: BREANNA STEWART TRANSFERİNDE TARAFTAR ETKİSİ
 
Yeni transferlerimizle ilgili de değerlendirmeler yapan Mustafa Kemal Danabaş, Breanna Stewart’la ilgili, “Dünyada kadın basketbolunu takip edenler tarafından çok iyi bilinen, kariyeri başarılarla dolu bir oyuncu, her hocanın da hayali böyle bir oyuncuyla çalışmak. Bu oyuncuları transfer etmek kolay değil. Yıllarca Rusya’da oynadılar. Rusya’da kadın basketboluna ayrılan bütçeler çok daha farklı. Bizim bu bütçelerle başa çıkmamız çok zor. Aslında parayla alınabilecek bir oyuncu değil. Fakat kendisi bizimle hiç para konuşmadı. Kafasında sadece bir soru işareti vardı. Kendisini çok isteyen Ekaterinburg’daki hocası Miguel Mendez Bologna ile imzaladı ve kendisini Bologna’ya götürmek istiyordu. Biz bayağı bekledik. Tek sebebi de karar veremiyordu. Dediğim gibi bizimle hiç para konuşmadı. Nasıl ikna edebiliriz? Bologna mı? Fenerbahçe mi? Miguel Mendez mi? Marina Maljkovic mi? Bir tane video yaptırdım. Büyük Fenerbahçe taraftarına çok teşekkür ediyorum. Bu transferde en büyük paylardan biri Fenerbahçe’nin büyük taraftarı. Bu videoda ne vardı? Özellikle bu sene oynadığımız Final Four serisinden görüntüler vardı. Taraftarlarımızın görüntüleri vardı. Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nda 10 bin kişilik müthiş bir taraftar profili vardı; aileler, çoluk, çocuk, çılgınca destekleyen taraftarlar, maç öncesi alev şovları… Bunu gönderdik. Bize 2 gün sonra ‘Okey’ geldi. Böyle bir oyuncuyu kadromuza kattığımız için mutlu ve gururluyuz. Desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Sayın Başkanımıza ve Yönetim Kurulumuza ayrıca teşekkür ediyorum. NCAA’de 4 sene oynuyor. 4 şampiyonluk ve her sene MVP. Kadın basketbolundan tanıdığım bir dostum oynadığı eski takımlardan birinin menajeri. Biz transferi açıkladıktan sonra beni aradı, ‘Müthiş bir karakter aldınız, harika bir oyuncu, tebrik ederim’ dedi. Bu transferle ilgili bir husus daha söyleyeceğim. Herkesin hemen hemen kafasında bir fikir vardı. Emma’yla çok daha önce imzalamıştık, Epoupa ile daha önce imzalamıştık fakat herkes açıklayacağımız son ismi merak ediyordu. Bir sürü isim dolaşıyordu, ismi dolaşmayan tek kişi Breanna Stewart’tı. En son onu açıkladık, herkes ‘Yok artık’ dedi. İnanamadılar. Böyle bir oyuncuyu Fenerbahçe’ye kazandırdığımız için, Fenerbahçe forması altında taraftarımızın karşısına çıkaracağımız için çok mutluyuz. Şu anda WNBA’de 33 maç oynandı. 33 maç sonunda 21.9 sayı ortalamasıyla ligin en çok sayı atan oyuncusu. Geçen akşam Las Vegas Aces’la maçları vardı. Orada da bizim diğer oyuncumuz Kiah Stokes oynuyor. Breanna 35 sayı attı. 3 Ağustos’ta Minnesota maçı vardı. Orada da 33 sayı attı. Türkiye’ye böyle bir oyuncuyu getiriyoruz.
 
EMMA MEESSEMAN, TAM BİR TAKIM OYUNCUSU. MÜTHİŞ BİR OYUNCU
 
Emma Meesseman, hocamızla yaptığımız 2022-23 sezonu kadro yapılanmasında ilk gündeme gelen oyuncuydu. O da önemli bir karakter. Çok fazla para konuşmadı. Fenerbahçe’nin büyüklüğünü bilen bir karakter. Hatta geçenlerde bir mesajında ‘Artık Fenerbahçe formasını giymek için sabırsızlanıyorum’ dedi. Tam bir takım oyuncusu. Şu anda WNBA’de Chikago Sky lig lideri. Sezonu birincilikle bitirecekler. 14 Ağustos’ta normal sezon bitiyor, 17’sinde de play-offlar başlıyor. Müthiş bir oyuncu. Çok güçlü bir kadrosu olan takımda ilk 5 oynuyor. Takımın en çok süre alan oyuncularından biri. WNBA  şampiyonluğu, finallerin MVP’si. 4 EuroLeague şampiyınluğu var. Böyle tecrübeli oyuncularla başarı gelir. Ben, buna inanıyorum. Ayrıca biz bu seçimleri yaparken sadece kariyerindeki başarılara bakmıyoruz. Takım kimyasına uyumu, karakteri… Şimdiye kadar saydığımız iki oyuncu da üst düzey oyuncular. Ben kendisini keyifle seyrediyorum. Bütün yaz WNBA seyrettim. Kiah Stokes oynuyor, Kayla McBride oynuyor, Satou oynuyor. Hepsini keyifle izliyorum, hangi takımı tutacağımı şaşırdım.
 
OLIVIA EPOUPA, HOCAMIZIN TRANSFERİ. DAHA ÖNCE TÜRKİYE’DE OYNADI
 
Olivia Epoupa’nın transfer süreci kısa bir süreç oldu. Hocamızın istediği bir oyuncuydu, hocamızın transferidir. 2020 yılı Avusturya liginin MVP’si seçildi, finallerin MVP’si seçilmiş. Geçen sene Fransa liginin en iyi beşine seçilmiş bir oyuncu. Daha önce de Türkiye’de forma giymiş, Türkiye’yi biliyor. O da son derece heyecanlı ve bir an önce Fenerbahçe’ye katılmak için gün sayıyor. Hocamızın istediği bir transferdi, onu da gerçekleştirdik.
 
MERVE AYDIN, ÇOK ÇALIŞKAN BİR OYUNCU
 
Merve Aydın, Fransa ve İspanya’da basket oynadı. Hocamızın çok istediği bir transfer oldu. Sertliğiyle bilinen bir oyuncu, korkunç çalışkan bir oyuncu. Dün sabah antrenmana gittim ve tanışma fırsatı buldum. Boş günlerinde bile antrenman yapan bir oyuncu, çalışmaya doymuyor kendisi de bir an önce formayı giymek istiyor. O da Fenerbahçe taraftarına sahada elinden geleni verecektir. Hocamız ve biz kendisine çok inanıyoruz. Kendisine başarılar diliyorum.
 
MINA DJORDJEVIC’İ GELİŞİM TAKIMIMIZ İÇİN TRANSFER ETTİK. KENDİSİNDEN STATÜ GEREĞİ EUROLEAGUE’DE DE FAYDALANABİLECEĞİZ
 
Biz Mina Djordjevic’i gelişim takımımız için aldık. Geçen sene gelişim takımımızda yabancı oyuncu kontenjanında Shelby oynuyordu. Shelby ile bu sezon yollarımızı ayırdık. Mina Djordjevic’i kadromuza kattık, hocamızın da istediği bir oyuncuydu. Sırbistan milli takım aday kadrosunda, Sırbistan milli takımıyla Dünya Kupası’na gidecek bir oyuncu.  Ayrıca kendisinden statü gereği Euroleague de faydalanabileceğiz. Hocamızın çok inandığı bir oyuncu, kendisi de hoca olduğu için hiç düşünmeden, para pul konuşmadan Fenerbahçe’yi seçti. Sırbistan da Fenerbahçe’yi çok iyi tanıyorlar. Kendisiyle de dün sabah tanıştım. Son derece heyecanlı, pozitif, pırıl pırıl bir genç.
 
BAŞANTRENÖRÜMÜZ MARINA MALJKOVIC  VE SÖZLEŞMESİ UZATILAN OYUNCULARIMIZ HAKKINDA
 
Kadromuzda zaten kontratı olan oyuncularımız vardı. Kiah Stokes, Kyla McBride, Alina Iagupova gibi. Bunun dışında Türk oyuncularımızla kontratları yeniledik. Olcay, Alperi, Manolya… Bunun yanında da 4 tane genç oyuncuyu gelişim takımımızdan; İdil Saçalır, Selin Rachel, Doğa Adıcan ve Elif İstanbulluoğlu’nu kadromuza aldık. Elif İstanbulluoğlu 17 yaşında ve şu anda U18 milli takımıyla şampiyonada. Takımımızın en önemli oyuncularından biri. Bu 4 oyuncu geçen sene A takımı ile antranmana bile çıkmıyordu. Marina Maljkovic  geldikten sonra yarı finalde İdil’e 17 dakika süre verdi. İdil de elinden geleni yaptı. Daha sonra bütün oyuncularımıza süre verdi. Çok farklı bir bakış açısı var. Marina hocamızla biz geçen sene sezon içinde tanıştık, konuştuk, devamlı istişare halindeydik.  Kendisi Japonya’da çalışıyordu. EuroLeague’i kaybettikten sonra da mevcut antrenörümüzle yolları ayırmanın kulübümüzün menfaatleri açısından daha uygun olacağını düşündük. Yolları ayırdık ve Marina Maljkovic’le yolumuza devam ettik.  Önemli bir dokunuşu oldu, altyapıdan gelen genç oyuncularımızı A takımına aldı ve güzel bir ortam yarattı. Hocamızla ilgili şöyle bir şey anlatmak istiyorum. Bunu kimse bilmiyor. Biz bu yaz Sırbistan’da 2 kamp yaptık. İlk kampa U16 takımının oyuncularını götürdü hoca, yanında da Türk milli takımında oynayan oyuncularımızı aldı. 2. kampa genç oyuncularımızla beraber Türk milli takımındaki Alperi, Manolya, Olcay, Merve Aydın’ı da götürdü. Bizim oyuncularımız bu yazı devamlı antrenman yaparak geçiriyor. Sırbistan’dan geldiler, tekrar antrenman yapıyorlar. Bundan sonra kısa bir tatil verecekler, aktif bir dinlenme oluyor oyuncularımız için. Hocamız devamlı antrenman yaptırıyor. Hocamız gençlere çok inanıyor. Kariyeri boyunca hocamızın 2 tane EuroBasket şampiyonluğu var. Kariyeri boyunca gençlere, savaşanlara formayı vermiş. Formayı adaletli dağıtıyor. Forma adaletli dağıtıldığı zaman oyuncu hocaya inanır. İnşallah bu sene kendisiyle güzel hedefler gerçekleşiyor.” dedi.
 
BU CAMİANIN ÇOK HAK ETTİĞİ AVRUPA ŞAMPİYONLUĞU KUPASINI MÜZEMİZE GETİRECEĞİZ
 
EuroLeague kupasını alıp camiamıza armağan etmek istediklerinin altını için Yönetim Kurulu Üyemiz, M. Kemal Danabaş, Llig kupasına, Türkiye kupasına alıştık ama bir tek müzemizde Euroleague kupası eksik. En büyük hedefimiz zaten alışık olduğumuz kupaları alırken, Euroleague kupasını kaldırıp, ülkemize getirmek ve bu camiaya hediye etmek. Bunun için ben, hocamız, bütün teknik kadromuz, idari kadromuz oyuncularımız her şeyi yapacağız ve sonuna kadar savaşacağız. Bu camianın çok hak ettiği Avrupa şampiyonluğu kupasını müzemize getireceğiz. Başkanımız da bu kupayı çok hak ediyor ve bize inanılmaz bir destek veriyor.” ifadelerini kullandı.
 
SPONSORLUK KONUSU
 
Sponsorlukla ilgili de açıklamada bulunan Yöneticimiz Mustafa Kemal Danabaş, “Uzun bir süre sonra geçtiğimiz sezon ilk defa formamızın göğsünde, sırtında ve şortunda üç farklı sponsor yer aldı. Bu sene de isim sponsorumuz belli oldu.  Yeni bir isim sponsoruyla yolumuza devam edeceğimizi söyleyebilirim. Kulübümüz için çok hayırlı bir anlaşma yapılmıştır. Hem kulübümüz için hem sponsor için. Zaten bize her zaman destek veren bir kuruluş. Kendileriyle yola devam edeceğiz. İnşallah tüm sponsorlarımızın desteğiyle, büyük Fenerbahçe taraftarının desteğiyle hocamızın oyuncuların sahadaki performanslarıyla bu kulübü layık olduğu şekilde temsil edeceğiz. Fenerbahçe bayrağını alışık olduğu zirvede tutacağız” diye konuştu.
 
YABANCI OYUNCU SAYISI HAKKINDA
 
Yabancı sayısı ve kombinelerle ilgili de Yönetim Kurulu Üyemiz Mustafa Kemal Danabaş, şöyle konuştu:
 
“Bizim federasyonla ilgili hiçbir sıkıntımız yok. Sadece bu karar (yabancı sayısı) alınmadan önce geçtiğimiz sezon 3+1 kuralı vardı. 3 kişi aynı anda sahada oynayabiliyor. 1 kişi benchte oturabiliyordu. Bu sezon kural 3+0 a döndü. Bu ne demek; bir tane yabancı oyuncumuzu sahaya çıkartamıyoruz. Bununla ilgili bizim fikrimizi alırken şöyle söylediler… Daha doğrusu biz gittik federasyona, ben başvurdum. ‘Fenerbahçe’nin fikrini almadan böyle bir değişikliğe gitmeyiz’ dediler. Bir toplantı yapıldı ve oraya Genel Menajerimiz katıldı. Orada da bu konuya soğuk olduğumuzu, bu konunun daha başkanlar seviyesinde görüşülmesi gerektiğini ifade etti. Daha sonra biz basından takip ettiğimiz kadarıyla, yeni bir kural açıklandı. Hayırlısı olsun. Ama Avrupa’da zirveye oynayan Fenerbahçe’nin  fikri sorulmadı. Buradaki en büyük sıkıntı şu anda biz Avrupa’da oynuyoruz. FIBA’nın organize ettiği kulvarlarda yarışıyoruz. Orada bir kural var. Kıta dışı sınırı 2 oyuncu. Bu ne demek, biz sadece 6 tane yabancı alabiliyoruz ama 2 tanesi kıta dışı olabiliyor. Diğerleri Avrupalı olmak zorunda. Bu sene Türkiye’de bu sistemi değiştirdiler. Kıta dışını serbest bıraktılar. Yani Türkiye liginde oynayıp Avrupa’da oynamayan bir x takım 6 tane Amerikalı ile imzalayabiliyor. Oysa biz imzalayamıyoruz. Yani kadın basketbolunda da en önemli kaynak şüphesiz Amerika, Amerikalı oyuncular. Böyle bir durum var. FBIA kurallarıyla Türkiye Basketbol Federasyonunun yabancı kuralının daha ahenkli olması daha mantıklı olurdu.”
 
KOMBİNELER SATIŞA ÇIKIYOR
 
Önümüzdeki günlerde kombinelerimiz, court side satışlarımız başlayacaktır. Geçen sene bize destek veren herkese teşekkür ediyorum. Gerek tribün kombinesiyle gerek court side kombineleriyle bize destek veren Fenerbahçelilere kadın basketbol severlere teşekkür ediyorum. Önümüzdeki günlerde başlayacak kombine satışlarında da aynı ilgiyi göstereceklerine yürekten inanıyorum. Hakikaten çok farklı bir takım olduk. Keyifle izleyecekleri bir takım olduk. Bunun garantisini verebilirim. Keyifle ve gururla izlenebilecek bir takım olduğumuza inanıyorum. (Fenerbahçe kadın basketbol takımının geçmişe de baktığımız zaman en kaliteli kadrolarından bir tanesi yorumu yapılıyor.) Doğrudur, öyle yorumlar yapılıyor. Ama mühim olan sahaya çıkıp oynamaktır. Şu anda kadromuz kağıt üzerinde. sahaya çıkacağız oynayacağız o zaman göreceğiz kadromuzun ne kadar iyi olduğunu ne kadar düzgün işler yaptığımızı göreceğiz. Herkesin desteğini rica ediyorum. Bize destek versinler. Bu takıma inansınlar güvensinler. Bu takım Fenerbahçe camiasını mahcup etmeyecek.”

Basın Fotoğrafları