“Güvenin Bize Kupaları Getirelim Size”

08 Ocak 2009 Perşembe 00:00

Fenerbahçemizin İspanyol oyuncusu Daniel Gonzalez Güiza Fenerbahçe Gazetesi'ne özel bir röportaj verdi. Röportajın tamamı şöyle:"Ligin ilk yarısında istenilen başarıyı sergileyemeyen Güiza, üzerindeki gol baskısını ikinci yarıda atacağını ve şampiyonluk için elinden gelen bütün mücadeleyi vereceğini söyledi.Türkiye'de ve Fenerbahçe'de olmaktan çok mutlu olduğunu özellikle ifade eden Güiza'nın hayli ilginç bir futbol yaşantısı var.1980'de İspanya'da doğan Daniel Gonzalez Güiza, futbol yaşantısına Xerez CD takımında başlayıp Real Mallorca tarafından transfer edildi. Ancak yeni ekibindeki ilk 3 sezonunda yöneticilerini etkilemeyi başaramadı. Daha sonra 2. ligde 3 sezon daha geçiren Güiza, Getafe'de ilk tercih edilen santrfor olarak adeta yeniden doğdu. İkinci kez geldiği Real Mallorca'daki ilk sezonunda, yani geçen sezon İspanya liginde tek bir penaltı dahi atmadan 27 golle La Liga'da "Gol Kralı" oldu. Aynı şekilde "Euro 2008" de de etkileyici bir performans göstererek 2 gol atan Daniel Gonzalez Güiza, Fenerbahçe takımına dört yıllık sözleşmeyle transfer edildi. Ligin ilk yarısının bitimi ile sadece Fenerbahçe Gazetesi'ne verdiği bu özel röportajı sizlere aktarıyoruz."Okçuluk"ne zaman ve nasıl doğdu?İspanya'da "Kiko (Francisco Miguel Narvaez) isimli bir futbolcu vardı. O da gol attıktan sonra bu hareketleri yapıyordu. Ben de ondan esinlendim. Okçuluğun bendeki doğuşu da böyle oldu. Bakmayın siz ilk yarıya. Alışma dönemi bitti. Oklarımı ikinci yarıya sakladım.İspanya'daki Güiza ile Fenerbahçe'deki Güiza arasındaki fark nedir?Bana göre Fenerbahçe çok büyük bir camia ve futbol takımı da kendini kanıtlamış bir ekip. O nedenle burada olmaktan gururluyum. Benim için hiçbir fark yok.Taraftarlarımız senin gollerini çok özledi. İkinci yarı daha çok gol atan bir Güiza izleyebilecekler mi? Ben aslında şöyle demek istiyorum. Her zaman için başarı çalışarak kazanılır, çalışmamın da meyveleri olan gollerin geleceğini düşünüyorum.Çok koşup pres yapıyorsun. Bu çaban taraftarı mutlu ediyor. Ancak çok koştuğun için mi gol yollarında zorluk çekiyorsun?Tabii ki ben çok koşup pres yapan bir oyuncuyum. Fenerbahçe gibi büyük bir takımda da koşmak ve çabalamak lazımdır. Ben de onun gereklerini yapıyorum. Gol atmayı ben de istiyorum. En kısa zamanda bu da olacak.Semih'le birlikte oynadığın zaman hem gol atıyorsun, hem de asist yapıyorsun. Semih ile daha rahat mı oynuyorsun? Onun yokluğunu hissediyor musun? Semih bana göre de Fenerbahçe için iyi bir futbolcu. Ben de kısa zamanda onunla çok iyi anlaştım. Tekrar sahalara döndüğünde onunla birlikte oynamak istiyorum.İspanya'da bir futbolcu izin gününde istediği yere gidip gezebilir diye düşünüyorum. Oysa Türkiye'de medya bu konuda çok acımasızca davranıyor. Bu konuda neler düşünüyorsun? Bu konuda şunu herkes bilsin ki; benim mesajım şudur: Benim hakkımda haber yaparken doğruları yazsınlar, doğruları çizsinler. Yalan haber yazmasınlar. Bunlardan dolayı tabii ki canım bir hayli sıkılıyor.Bu sene şampiyon olursak, devler ligine ön elemesiz katılacağız. O halde takım olarak neler yapmamız lazım?Biz zaten yavaş yavaş o serileri kazanmaya başladık. Uzun zamandır yenilmeden devam ediyoruz. Burada takım içindeki birliktelik herkes için çok önemli. Her maçımızı ciddi şekilde çalışarak, kazanıp yolumuza devam edeceğiz. Yeter ki taraftarlarımız bize inansınlar ve güvensinler biz onları kazanacağımız kupalarla onurlandıracağız. Geçen sene İspanya'da "Gol Kralı" oldun. Bu sene de Türkiye' de gol kralı olacak mısın?Benim için gol kralı olmaktan ziyade ilk istediğim ve beklediğim şey takımımın şampiyon olmasıdır. Gol kralı olmak tabii ki beni mutlu eder. Ama ben olmuşum ya da bir başkası. Bu önemli değil. Önemli olan şampiyon olmamız. Ben gol kralı olsam da şampiyon olamadıktan sonra fazla bir mana ifade etmez.Penaltı atmayı sevmediğin anlaşılıyor. Bunun özel bir nedeni var mı?Penaltıdan gol atmak nedense bana fazla keyif vermiyor. Bu nedenle geçen sezonki 27 golümün içinde hiç penaltı yok. İçinde fazla sayıda penaltı golü olan 'Gol Krallığını' şahsen biraz sulandırılmış bir başarı olarak görüyorum. Kişisel çabadan ziyade bedavadan yapılmış bir ikram gibi geliyor.Uğura inanır mısın? Mesela Antalya maçında Volkan Ballı sana "Bu maçta kafa ile gol atacaksın!" demiş ve sen de gerçekten kafa ile gol attın.Tabii uğura inanıyorum ve benim böyle uğurlarım her zaman vardır. Kramponlarımın ve dizliklerimin uğur taşıdığına da inanıyorum. Volkan Ballı her maçta bana bu maçta kafa ya da ayakla gol atacaksın diyor ve bu da benim hoşuma gidiyor aslında.Türkiye' de oynanan derbilerle İspanya'daki derbiler arasında fark var mı? Hangisinin atmosferi daha büyük?Karşılaştırma bile yapılamaz. Türkiye'dekiler daha muhteşem.Türkiye' de olmaktan mutlu musun? Burada neleri seviyorsun? Türkiye' de ve Fenerbahçe'de olmaktan gerçekten çok mutluyum. Dünya çapında tesisleri ve taraftarı olan büyük bir kulüpte oynuyorum. Yönetim, teknik kadro ve takım arkadaşlarımla iyi bir diyaloğum var. Ayrıca taraftar da beni seviyor ve hatalarıma dahi tolerans gösteriyor. Böylesine mükemmel bir atmosferden mutlu olmamak mümkün mü?"