“Barcelona ile final oynamak istiyoruz”

08 Kasım 2007 Perşembe 00:00

Fenerbahçemizin PSV ile yaptığı Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında başarılı bir performans sergileyen Gökhan Gönül bugünkü antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Genç oyuncumuz, dünkü karşılaşma ile ilgili olarak "Takım olarak dünkü maça kilitlenmiştik. Her şeyin bilincindeydik ve o şekilde sahaya çıktık. Fenerbahçemizin geçen yıllarda şanssız bir kaderi vardı bu yıl o kaderi değiştirmek istiyoruz. Gruptan yüzde 90 çıktık sayılır. Sahada mücadele veren herkes birlik oldu ve karşılaşmadan galip çıktık. Bu galibiyetten dolayı büyük bir mutluluk yaşıyoruz. Hedefimiz bu yıl sadece bu değil. Bundan sonraki yıllarda da başarıları yakalamak istiyoruz. Bir üst tura çıktığımızda da iyi bir performans çıkartarak taraftarımızı ve camiamızı mutlu etmek istiyoruz" diye konuştu. Teknik direktörümüz Zico'nun Şampiyonlar Ligi'ndeki rakibimizin aslında Barcelona olduğunun hatırlatılması üzerine Gökhan Gönül, "Zico'nun daha önce de söylediği bir şey var. Bizim Şampiyonlar Ligi'nde aslında rakibimiz Barcelona diyordu. Onlarla mücadele bizi zorlayabilir. Onun dışındaki takımlar bizim ayarımızda ve ortada geçecek maç olduğunu söylüyordu. Ben de öyle düşünüyorum. Biz öteki takımlardan kendimizi ayrı tutmuyor, en az onlar kadar başarılı ve kadroya sahip olduğumuzu düşünüyoruz. Barcelona ile final oynamak istiyoruz. Onlarla birlikte finale kalmayı umuyoruz" ifadelerini kullandı. Gökhan, sergilediği performansla ilgili olarak ise şunları söyledi: "Ben buraya ikinci lig de şampiyon olup oynadığım takımı Süper Lig'e çıkarıp geldim. Kimse Fenerbahçe'ye gelirken yedek kalmak istemez. Ben de burada oynayabileceğime, büyük bir takımın sorumluluğunu taşımaya, camianın hedeflerinin bilincinde olarak geldim. Bu sorumluluğu kaldırabileceğime inanarak geldim. Hocamın verdiği görevi ve yansı iyi değerlendirip iyi maçlar çıkardığımı düşünüyorum. Taraftarımız sağ olsun beni bağrına bastı destek verdi. Benim için onlar ekstra bir güç. Ben profesyonel olarak 3. ligde başladım. Takım arkadaşlarımızla birlikte takımımızı Süper Lig'e kadar çıkardık. Zorlu maçlar geçirdik. Bunlar bana tecrübe oldu, güç oldu. Stresli maçlara nasıl çıkacağımı öğrendim. Zorlu maçlara da bu şekilde hazırlandım. Elimden geleni her şeyi sahada vermeye çalışıyorum. Benim için final oynamak bile Şampiyonlar Ligi'nde stres değil daha çok bir heyecan ve hoş bir şey. Tam zamanında Fenerbahçe'ye geldiğimi düşünüyorum. Basamakları bir bir çıkmak varken, 1'den 5'e atlamak kötü bir şey. Yaşım da çok genç değil. Artık dünya futbolunda 23 yaşında bir oyuncunun çok genç olduğunu düşünmüyorum. Ben teknik direktörümüz Zico'ya teşekkür ediyorum. Geldiğimiz ilk günden bugüne kadar yedek ve as kavramı olmadığını söylüyordu. Bu da benim için ayrı bir motivasyon kaynağı oldu. Dün Yasin de iyi bir performans sergiledi. Yedek kavramının olmadığını ispatladığımızı düşünüyorum." Gökhan Gönül öncelikli hedefinin Fenerbahçe camiasında başarılı olup uzun yıllar sarı- lacivert formayı taşımak olduğunu ayrıca milli takımda da forma giymek istediğini söyledi. Gökhan sözlerine şöyle devam etti: "Fenerbahçe'de büyük başarılar elde etmek temel hedefim. Ayrıca her Türk gencinin hayallerini süsleyen bir milli takım formasını giymek istiyorum. Fatih hocamızın, futbol anlayışı karakteri, gözlerine baktığınızda maçı kazanma hırsını görebiliyorum. Oyuncu seçimlerinde yanılacağını hiç düşünmüyorum. Ben bugün çağrılsam da çağrılmasam da düşüncelerim değişmeyecek. Türkiye'de yaşayıp bu kültürü alan hiç kimse milli takımın başarısızlığını istemez. Ben onun futbol bilgisine güveniyorum. Birlik olmak gerekiyor. Norveç maçı Türk futbolunu yakından ilgilendiren bir maç. İnşallah galibiyet alıp dünya şampiyonasında biz de varız deriz." Beşiktaş'ın Avrupa Kupası'nda aldığı tarihi fark ile ilgili olarak ise "Beşiktaş ne kadar ezeli rakibimiz olsa da biz bu ülkenin evlatlarıyız. Hepimiz kardeşiz. Sonuçta onlar bizim ezeli rakibimiz olduğu kadar kardeşimiz sayılır. Onlar sonuçta Türk futbolunun dışında bir ülke takımıyla oynadılar. 8-0 yenildiler. Bundan olumsuz etkilendik. Türkiye'de yaşayan bir takımın bu şekilde yenilmesi bizi gerçekten üzdü. Bu durum bize artı motive oldu. Onlar kaybedince, PSV'yi burada yeneceğiz ve sahayı onlara dar edeceğiz gibi bir düşüncesiyle maça çıktık. Onlar şu an çok üzgünler. Bu mağlubiyet, kolay toparlanabilecek, üzerinde konuşulacak bir skor değil. Biz de onlar kadar üzgünüz. İnşallah en kısa zamanda toparlarlar" diye konuştu. Beşiktaş maçı sırasında yaşanan pozisyon ile ilgili olarak ise Gökhan şunları söyledi: "Benim işim görevimi yapmak. Kimine göre faul olan kimine göre olmuyor. Her şeyden önce şöyle bir şey var: Hakemin o düdüğü çalmasını duymayarak bizim oyuncularımızın oyuna devam etmesi, ben de duymadım. Çünkü düştüğümde oyuncularımızın koştuğunu görünce ben de hareketlendim. Her şeyden önce verilen bir faul var. Düdüğün duyulmaması ve sonucunda gelen gol. Aslında bence gol olmasaydı bu pozisyon gündeme bile gelmeyecekti. Şanssız bir andı." Şampiyonlar Ligi sonrasında takımın lige zor adapte olduğuna dair bir yorum soruya ise Gökhan, "Lige iyi başlayamadık, iyi oynayıp yakaladığımız pozisyonları değerlendiremiyorduk. Ligde artık daha iyiyiz. Bu gidişatımızı sürdürüp mücadele ettiğimiz her kulvarda başarılı olmak istiyoruz" diye konuştu.